Trabzonspor Galatasaray’ı son üç yıldır yenememiş son 14 derbide kazanamamış istatistiklerine takılmadan bu takıma olan güvenimle maçı seyretmeye başladım.İlk 15 dakika Galatasaray bastırıyor pozisyon üstüne pozisyon yakalamaya çalışıyor ama kaleyi bulan kalecinin kurtardığı pozisyon yok.O dakikadan sonra ise Önce fırtınanın habercisi birkaç damla sonra sağanak ve devamında Arenayı sel alıyor.

Bir takım hocasını değiştirdiğinde sonuç her zaman olumlu olur.Ancak Trabzonspor’daki değişim bambaşka bir şeydi.Milli takıma giden yabancılarla maçtan bir gün önce hoca tanışmıştı.Taktik,teknik anlamda bir günde ne değişir ki.Ama RUH değişir.Herhalde Ersun Hoca oyuncularına çıkın korkmadan oynayın yenilsenizde bir önemi yok, siz oynadığınızdan zevk alın demiş olmalı ki oyuncular öyle görkemli, istekli, arzulu oynadılar ki kendileri de taraftarlarda zevkli keyifli bir 90 dakika yaşadılar.

Trabzonspor ‘da kötü oynayan hiçbir oyuncu yoktu.Maç öncesi yorumlarda Trabzon’un en zayıf halkası kaleci Fatih olarak görünüyordu.Ancak Fatih’e neredeyse top gelmedi.Oynanan oyun öyle keyif vericiydiki, ikinci yarıda oyuna giren Fatih Atik bile taraftara sempatik gelmeye başladı.Bu değişiklikte Hocanın başarısıdır.Çünkü sarı kart görmüş (hatta kırmızı kartta olabilirdi)çok istekli ancak topu çok ta olumlu kullanamayan Salih’i çıkarıp Fatih Atik’i oyuna aldı.

Ersun Yanal işini düzgün yapan, çalışkan,futbolu iyi oynatan bir hocadır.Türkiye de Trabzonspor’un başına gelebilecek şu anda ki en iyi teknik direktördü ve yönetim iyi karar verip takımın başına onu getirdi.Hafta içinde düzenlediği basın toplantısında çok doğru yaparak polemiklere girmedi.Teknik direktörler başka takımları çalıştırabilir önce çalıştığı takımda rakiplerini çok eleştirmemeli.Bir gün eleştirdiği takımın başına geçebileceğini düşünmelidir. Vahid hoca mı onun aklı Dünya kupasında kaldı.Ancak bu takımın oluşumunda yönetime çektiği restler önemliydi.Vahid hoca bu maçı seyredip acaba ben nerede hata yaptım diyor mudur? Neyse biz galibiyetin keyfini yaşayalım.

İlk gol öncesi çizgi üzerinden elle çıkarılan top kesin penaltı ve kırmızı karttı.Hakemler bunu atladı ancak dönen top gol oldu.Penaltıyı verse Galatasaray 10 kişi kalacak ve belki de daha fazla fark olacaktı.Bu yüzden de hakem Galatasaray’ı daha büyük farktan, hakemi de Trabzonspor kurtardı.

En son yazımda ahlaktan bahsetmiştim.Bir iki örnek vereyim bu maçla ilgili olarak. İkinci yarı sağdan uzun bir top Trabzon’un sağ kanadına Hakan Balta’ya doğru Hakan’ın bacağında çekme oluyor o anda top Bosingwa’ya geliyor,Bosingwa hemen topu dışarı atıp Hakan’ın tedavisini istiyor.Tebrikler Bosingwa… İlk yarı uzun bir top Burak Yılmaz’a Burak topu alamıyor ama yerlerde acıyla kıvranıyor sanırsın ki ayağı falan koptu.Hakem devam ettiriyor Burak önce el kol hareketleriyle itiraz ediyor ve sonrasında hiçbir şey yokmuş gibi koşmaya başlıyor.Nasıl bir davranış yorumu sizlere bırakıyorum. Hatta bir pozisyonda Burak,Papadopoulos’a faul yapıyor devamında Papadopoulos kendini yere atıyor.Burak ne yapıyor farkettiniz mi? Papadopoulos’a kızıyor böyle kendini yere atmalar olacaksa onu ben yaparım dercesine.

Tebrikler Trabzonspor,

Almanya vize başvuru Amaçları

Tebrikler Ersun Yanal,

Tebrikler centilmenlik yapıp Trabzonspor’u alkışlayan Galatasaray taraftarı.

Tebrikler ahlaklı futbolcular…

Galatasaray’ı ise yazar arkadaşım Tarık Çetin yorumlasın.4 4’lük mağlubiyetleri güzel yazıyor.Ama bu 3 gollük galibiyet diyebilir daha fazlası olmadığı için hakeme teşekkür etsin.