Efendimiz (as), ashabdan bir kısmının ömür boyu oruç tutmaya azmetmeleri üzerine bunu yasaklamış, en fazla gün aşırı ve adına “savm-ı Davud” denilen oruca müsaade etmiştir. Halkımız arasındaki üç aylar orucu da müsaade edilmeyen oruçlardandır. Aşağıdaki hadis-i şeriflerde bunu görüyoruz:
Abdullah İbnu Amr İbnu’l-As (ra)’dan: Hz. Peygamber (sav)’e benim “Hayatta kaldığım müddetçe vallahi gündüzleri oruç tutacağım, geceleri de namaz kılacağım” dediğim haber verilmiş.
Beni çağırtarak,: “Sen böyle böyle söylemişsin doğru mu?” dedi. “Annem babam sana feda olsun, evet böyle söyledim ey Allah’ın Resulü” dedim. “İyi ama, sen buna güç yetiremezsin, bazan oruç tut, bazan ye, gece kalk, uyu da, Ayda üçgün tut (bu yeter), zira hayırlı işleri Allah on misliyle kabul ederek ücret veriyor. Bu üç gün, aynen yıl orucu yerine geçer” buyurdu.
Ben: “Söylediğinizden daha fazlasına güç yetiririm” dedim. “Öyleyse, bir gün oruç tut, iki gün ye” dedi. Ben tekrar “Bundan başkasına da güç yetiririm” dedim.
“Öyleyse, bir gün tut, bir gün ye. Bu Hz. Davud aleyhisselam’ın orucudur. Bu en kıymetli oruçtur – veya en efdal oruçtur” dedi.
Ben yine: “Ben bundan daha fazlasına güç yetiririm” dedim. Resulullah (sav): “Bundan efdali yoktur” buyurdu. Buhari, Müslim, Ebu Davud.
İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Kim ebed orucu tutarsa, ne oruç tutmuş, ne iftar etmiştir.” Nesâi.
Ümmü Seleme (radıyallahu anhâ) anlatıyor: “Ben, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın Şâban ve Ramazan dışında iki ayı peş peşe tam olarak oruçla geçirdiğini görmedim.” E. Davud, Tirmizi, Nesâi.
Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) (bazan) oruca öyle devam ederdi ki, “(Bu ay) hiç yemeyecek” derdik. Bazan da öyle devamlı yerdi ki, “(Bu ay) hiç tutmayacak” derdik. Ben, onun ramazan dışında bir ayı tam olarak tuttuğunu görmedim. Herhangi bir ayda Şâban ayında tuttuğundan daha fazla tuttuğunu da görmedim.” KSitte.