Kulağıma varan seslerin uğusunu saklıyorum bi fanusa sonram olursa dinleyeceğim.Şu sıralar en büyük meşgalem yalnız başımalığımla dertleşmek. Yıllar önce, bana benden gelen bir not geldi aklıma:”Yalnız başınalığınla dertleş de derdinin leşi kalmasın yerde.”Belki de bugün son günüm diyerek yaşamayı tercih ettim. Ne zaman ki bir husumetin ortasında kaldım; zihnime çelme takılmışcasına yandı canım. Mimiklerimin felç geçirmişcesine donup ifadesizleştiği yüzümün, en derin yerinden süzülen yaşlar, hâlâ zihnimin bodrum katındaki karanlık odalarında.
**Sahi neydi yalnızlık?**
İçimden gelenin hor sayıldığı bir meclis, dost meclisi olabilir miydi? Cismim dursa ruhum kalkar gider oradan.”Ne varsa yarım kalan geleceğindir” sözünün sahibine gider canım:Cemal Süreya’ya…
Erdem Bayazıt Naciye’sine yazdığı mektubu saklar başucunda. Umudu dahi umutsuzluğa atfeden kimseler kadardır yalnızlığım.Kalemim, sektelemeden dinlediğim Cahit’im, Cemal’im, Erdem’im ve sızlayanı nakşettiğim kağıdım varken yalnız kalmam söz konusu olabilir miydi?
**Peki Çaresizlik Neydi?**
Kalemimin küsmesi kağıdımın bomboş seyretmesi… Şayet Allah yolunda yapılan her amel ibadetse, kalemimden dökülen her harf için bin besmele!
Gün deverân ettikçe; saklı kalmış sözlerin biriktiği iklimlerimde, dilimin ucundan bir adım öteye ilerlemeyen bir anım eklendi iliklerime.
Okul yolunu tuttum yine;
Nereden bilecektim tanımadığım bir adamın bu denli canıma değeceğini, kalemime kelam olacağını.Soğuktan kaldırımların donduğu şehrin taşlarına oturmuş,ak saçlı başı yerde, utacından öylece duran adamın silûeti ve YOLDA KALDIM yazılı kağıdı; buz kesmiş ikindi vaktinde yaktı canımı. Allah’ım ne olur ona yardım et.Üşümesin elleri , yanmasın güneşten teni.Eğmesin mübarek başını yere diyerek geçtim önünden. Cismim geçti fakat ismim de hissim de nerede olduğunu bilmediğim çaresi Allah olan bir adamın başucunda.
O gün farkettim:Güneş ne kadar yabacıydı gökyüzüne. Kalp atışlarımın melodisi eşliğinde yaktığım ağıtlar düşüyor dilimin en makberine:Yolda, darda kalma Adam!
Sayın Farid Farjad bir beste daha yapsa; nazenin kemanından ağıtlar sürecektir ellerimize. Çünkü ellerimiz dileğimiz, duamız, secdeye varanımızdı.Bu yüzden her ağıt ellere sürülmeliydi ki kimseler yolda kalmasın.
Yolun neresindeyim bilmiyorum ama verdiğine de aldığına da Elhamdulillah!