38,5033$% 0.04
44,0023€% 0.22
51,6093£% -0.19
4.096,11%-0,21
3.305,23%-0,35
9.224,84%0,00
Tevazu; Vaz’ dan türetilmiş, tefaül babında süreklilik ifade eden bir fiil.Türkçe kelime karşılığı alçak gönüllülük. Zıttı kibir,yani büyüklenmek. Tevazu sahipleri Kur’an’da övülürken kibirlenenler yerilir. Kur’an’da zalimlerin tümünün kibirli oldukları resmedilirken Allah’ın elçilerinde ise tevazu yönleri ön plana çıkarılmaktadır. Bir hadis-i kudsi’de Kibrin Allah’ın rida ve izarı olduğu bildirilerek onunla kullarının tavsif olmaları yasaklanmıştır. Efendimiz (s.a.v)’in kavli ve hali bir çok davranışı tevazu televvünlüdür. Hz.Adem (a.s)’ı yaptığı zellenin girdabından tevazuu kurtarmıştır. İblis’i ise kibri batırmıştır.Tarihteki Nemrut, Karun, Firavun,Haman, Şeddat ve Tiranların ortak özelliği kibirlerinin Everest tepesi gibi olmasıdır.Kafir ve münafıklarında ortak özelliği kibirdir. Dünyaya hükmeden, krallara taç giydiren ve bazı devlet başkanlarına atının üzengisini öptürme şerefini bahşeden
Kanuni Sultan Süleyman,Muhibbi mahlasıyla yazdığı bir beytinde;
Mal-u caha gırre olma deme yoktur ben gibi (mal-u cah:mal ve makam)
Sür yüzün yere tevazu’ ehli ol damen gibi. (damen:etek)
söyleyerek,büyüklüğün alçak gönüllülükle olacağını ifade buyurur.
Mullim Naci’nin lisanından dökülen, Hak tevazu edenin kadrini terfi eyler. Mısra’ı bir bakıma kul’unun tevazusu nisbetinde Hakk, kadrini artırır ali eder demek istemektedir. Bir Anonim beyitte ise aynı durum;
İrtifa-i kadr içün lazım tevazu ademe
Şemsi gör kim sayesin salmış ayaklar altına. (say:gölge)
buyrularak,güneşin kanatlarını (gölgesini) insanların ayaklarının altına yaymasının mükafatı olarak, Hakk,onu semalara yükseltmiş gibidir.Bu misaldeki gibi insanlarında yükselmesinin formülü olarak, tevazu zikredilmiştir.
Fuzuli aynı hakikati farklı bir nefesle şöyle seslendirir:
Serverlik ister isen üftadelik şiar et
Kim düşmeden ayağa çıkmadı başa bade.
Hakiki mü’min tevazu sahibidir.Ve kendisini Alvarlı Efe Hz.leri gibi:
Alem yahşi men yaman
Herkes buğday ben saman.
gören kişidir. Bu nağmeyi aynı perdede Kuddusi şöyle bestelemiştir:
Alemin dikkatle kıldım halkına nazar,
Bulamadım hiçbir günahkar kimse benden maada!
Hakiki mü’min kendisini sonsuz olan Rabbi karşısında sıfır gören insandır.
Eşrefoğlu Rumi ise;
Kibr-u kin olduğu yerde aşk gelüp kılmaz karar,
Aşk haraplıklar sever mamurları viran diler.
diyerek ilahi aşkın ancak tevazu,mahviyet ve hacaletle gerçekleşeceğini ifade eder.Gönüller sultanı Aziz Mahmud Hüdayi bir kıtasında;
Su gibi arınmazsan
Yerlere sürünmezsen
Taşlarla urunmazsan
Umman eline girmez.
der.Muhammediye yazarı, son noktayı şöyle koyar;
Kani Harut ile Marut kani Talut ile Calut (kani=hani?)
Giyip ekfan ile tabut kara yerde yatar ecnad. (ekfan=kefenler,ecnad=cesetler)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.