38,8949$% 0.36
43,4533€% -0.25
51,6683£% -0.22
3.999,77%-0,80
3.202,00%-1,14
9.668,36%1,33
Türkiye Diyanet Vakfı Şube Personelleri Kızılcahamam’da 3 gün boyunca devam edecek olan yılsonu istişare toplantısında bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmalarını Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti İkinci Başkanı İlyas Serenli yaptı.
Serenli, şube yöneticilerine yönelik yapmış olduğu konuşmada 43 yıllık iyilik yolculuğunda bugünlere gelinmesinde şube yöneticilerinin büyük katkılarının olduğunu söyledi.
Türkiye Diyanet Vakfının kurulduğu günden bu yana pek çok hayırlı işe vesile olduğunu belirten Serenli, bugüne kadar çalışmalarıyla destek veren şube yöneticilerine teşekkür ederek konuşmalarını şöyle sürdürdü. “Türkiye Diyanet Vakfı olarak hayır işlemek, iyiliği hayata geçirmek için bizlere bağışta bulunan, maddi imkan sağlayan milletimizin hayrına vesile olan bir kurumuz. Milletimizin verdiği emaneti gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz, çok şükür bu vesileyle sizlerle birlikte güzel işlere imza atıyoruz. Sizler bugün vakıf anlayışını yaşayan ve yaşatan insanlarsınız. Sahada bizim elimiz, kolumuz, her şeyimiz oluyorsunuz. Sizlerin aracılığı ile ihtiyaç sahiplerine ulaşıyoruz. Ramazan ayında, Kurban Bayramında mazlumun sevinci olduysak siz değerli şube yöneticilerimiz sayesinde olduk. Bizim çalışmamızda esas olan ihlas, samimiyet ve güvendir. Bizler birbirimize güveneceğiz, birbirimize samimi bir şekilde davranacağız ve çalışmalarımızda ihlas ile çalışmış olacağız” dedi.
“Vakıf medeniyeti, İslam Medeniyetinin tezahürüdür”
Vakıf medeniyetinin İslam medeniyetinin tezahürlerinden biri olduğuna dikkat çeken Serenli, günümüzdeki vakıf anlayışının temelinin Peygamber Efendimiz (s.a.v) döneminde atıldığını belirtti.
“Sizlere Kur’an-ı Kerim’de bahsi geçen üç kelimeden bahsetmek istiyorum” diyen Serenli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birincisi birr, ikincisi infak, üçüncüsü ise ihsan. Vakıf medeniyetimiz bu üç kelimeden meydana gelmiştir, bu üç kelimenin tezahürüdür. Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Hak bizlere şöyle buyuruyor; ‘Sevdiğiniz mallardan Allah yolunda infak etmedikçe, gerçek iyiliğe erişemezsiniz.’
Yine aynı şekilde başka bir ayette ise bizlere şöyle buyuruluyor; ‘Onlar hem bollukta, hem darlıkta infak ederler, öfkelerini yenerler, insanları affederler. Allah iyilik yapanları sever.’
Peygamber Efendimiz (s.a.v) ise Medine’de kendi hurmalık arazisini vakfetmiş ve bu yaptığı şeyle günümüzdeki vakıf anlayışının temelini atmıştır. Geçmişten bu yana bu yardımlaşma ve infak örneklerini başta Peygamber Efendimiz ve sahabeleri olmak üzere çok kere görmek mümkün. Türkiye Diyanet Vakfı da bu anlayışla yola çıkarak bugünlere gelmiştir. 1975 yılında Diyanet İşleri Başkanlığının hizmetlerine katkı sunmak üzere kurulan bu vakıf, bugün 1000 şubesi, 140 ülkedeki faaliyetleriyle dünyadaki hayri hizmetler alanında öncülük etmiş bir vakıftır.”
Afrin’e yardımlarımız devam ediyor
Türkiye Diyanet Vakfının Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı ile birlikte özgürlüğüne kavuşan Afrin şehir merkezi ve kırsal noktalarda yaşayan sivillere yardım ulaştırmaya devam ettiğini beliten Serenli, bu kapsamda bölge de ekiplerimiz her gün bölgedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştığını söyledi.
Serenli, Zeytin Dalı Harekâtı ile özgürlüğüne kavuşan Afrin’e milletimizin yardım elini ulaştırmaya devam edeceklerini belirterek, “Afrin şehir merkezinin özgürlüğüne kavuşmasıyla birlikte önceden kırsal noktalarında devam eden yardım faaliyetlerimizi bugün şehir merkezinde de sürdürüyoruz. Bu kapsamda temel insani malzemelerin yer aldığı yardım paketlerimizi bölge halkına ulaştırırken aynı zamanda Yine Suriye içerisinde kurduğumuz fırınlarda ürettiğimiz ekmekleri ekiplerimiz ailelere ulaştırdı” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.