Sen Allah(cc)’a isyan ettiğin için beni de aynı isyan deryalarında sürükleyeceğini düşünüyorsan yanılıyorsun. Ben senin gittiğin yollardan gitmem, ben senin rehberliğini kabul etmem, ben senin izini asla takip etmem. Ben Rabbimden(cc) başka yol gösterici, hüküm sahibi, rehber tanımam. O(cc)’nun kitabından başkasının kurallarına uymam. O(cc)’nun Rasulü(sav)’nün gösterdiği istikametten ayrılmam.Sen ne kadar uğraşırsan uğraş, ne kadar çırpınırsan çırpın, ne oyunlar planlarsan planla beni kandıramazsın.

Haydi, başka kapıya…

Daha önce aldattı mı? Evet. Daha önce defalarca yolumdan çevirdi mi? Evet. Daha önce sürekli başarılı oldu mu? Evet. Ama artık ben eski ben değilim. O gaflet günlerim, o Kur’an’sız günlerim artık gerilerde kaldı. Şimdi artık şeytanın işi o kadar da kolay değil. Çünkü önceden savunmasızdım, şimdi onunkinden daha etkili silahlarım var. Önceden ilk saldırıda boyun eğiyordum, şimdi pes etme sırası onda. Çünkü ruhumu Kur’an ve sünnet ile güçlendirdim. Kur’an ve sünnetle güçlenenlere hiçbir şeytani oluşum etkisini gösteremez.

Benden sana ekmek ve iş çıkmaz!

Sen ateşten yaratılmışsın, cinmişsin, melekmişsin bu beni ilgilendirmez, ben beni yaratanın emirlerine harfiyen riayet eder, nehiylerinden hassasiyetle uzak dururum. Senin Âdem(sa)’e secde meselesinde gösterdiğin kibrin, asabiyetin bende asla tesiri olmaz. Sen hele az biraz uzaklaş benden, ben Rabbim(cc) ne dediyse yaparım; iman ederim, şirklerden uzak dururum, namazımı kılarım, zekâtımı veririm, salih amellerimi işlerim, kısaca Rabbim(cc) nasıl bir insan olmamı istemişse işte öyle biri olmaya çalışırım.

Yani beni kandıramazsın!

Sen Rabbinin(cc) emrine itaat etmeyip secde etmedin diye benide secde etmekten alıkoymaya çalışıyorsun. Farkındayım. Sana uymayıp Rabbimin(cc) emrine itaat edip secde edeceğim, namaz kılacağım ve her defasında seni çıldırtacağım. Biliyorum ki, yaptığım her ibadette, her salih amellerde sen kafayı yiyecek gibi oluyorsun, çıldırıyorsun. Ben belki seni göremiyorum ama nasıl elini dizine vurduğunu, nasıl yanıp kavrulduğunu, nasıl deli divane olduğunu hissediyorum. Bunları hissetmek ve senin o halini hayal etmek benim için büyük bir zevk.

Çook keyifliyim çoook!

‘’İblis dedi ki: ‘Bundan böyle benim sapmama izin vermene karşılık, ant içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım(pusu kuracağım)’’ (A’raf, 16) Beni Rabbime(cc) ulaştıracak yollara pusu kurduğunun farkındayım. Her türlü hileleri yapacağını hissediyorum ve işte bu yüzden hemen hemen hergün Kur’an’ın anlamını okuyarak ruhumu besliyor ve zinde tutuyorum. Hemen hemen hergün Efendimizin(sav) hadislerine bakarak senin kalbime gireceğin yolları nasıl tıkayacağımın derslerini alıyorum. Biliyorum ki, dersini Kur’an ve sünnetten alana senin yapabileceğin hiçbir tesir yok. Kur’ani ve Nebevi yöntemleri öğrenenlere ve uygulayanlara sen hiçbir şey yapamazsın. Senin bu halin boşuna kürek sallayanları andırıyor.

Şeytaaan sen çoook ahmaksın!

‘’Sonra elbette onlara önlerinde, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen onları şükredenlerden bulmayacaksın’’ (A’raf, 17) diyorsun ya, işte ben bu ayeti okuduğumdan ve anladığımdan dolayı senin saldırılarına karşı teyakkuz halindeyim. Hiç fark etmez, ne taraftan saldırırsan saldır, ben hazırım, geleceğin varsa göreceğin de var. Sen daha henüz benim silahlarımı tatmadın galiba. Benim imanım var ki, seni kahreder, benim teslimiyetim var ki, seni perişan eder, benim kulluğum var ki, seni yakar,yıkar, paramparça eder.

HER İNSAN KENDİ İRADESİ İLE KADERİNİN ÇOCUĞUDUR

Saldırsanda boşu boşuna!

Aaah akılsız şeytan aaah! Nasıl da yazık ettin kendine. Bir anlık kibir, öfke ve isyanın sana nelere maloldu. Kendini yaktığın gibi, Allah(cc)’dan kıyamete kadar mühlet isteyip istediğini de elde ettikten sonra milyarlarca insanı da peşinden sürükledin. Kendini ateşlere attığın gibi o ateşlerin daha da harlanması için arkandan kitleleri sürükledin. Bütün bunları yaptığın gibi bana da saldırıyorsun. Elinden geleni ardına koyma. Ben her türlü tehlikelere hazırlıklıyım.

Sana diyeceğim tek tavsiye; Şeytaaaan! Akıllı ol!

Bana saldıranın sadece sen olmadığını biliyorum. Önce nefsim devreye giriyor ve beni Rabbimin(cc) istikametinden alıkoymaya çalışıyor. Daha sonra senin insi avanelerin var onlar rahat bırakmıyor. Bu insi avanelerini nasıl yetiştirdiysen senden aşağı kalır yanları yok. Kendi haram bataklıklarına beni de çekmek için inanılmaz bir mücadele veriyorlar. Ama ben de kolay lokma değilimdir. İstediğiniz kadar gelin bakalım.

Sen ve avanelerin; aldanmışlar sürüsü…

Anladım ki, cennete gitmek hiç de kolay değilmiş. Anladım ki, Rıza-i ilahiyi kazanmak müthiş bir imani direniş gerektirir. Ve yine anladımki, şeytan öyle kolay kolay vazgeçen, kolay kolay pes eden bir varlık değilmiş. Onun bu direnişine cevap verebilmek için beslenme kaynaklarına çok dikkat etmeli ve Kur’an çizgisinden asla sapmamalıdır.

Anladım ki, şeytan hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Anladım ki, bir an bile boş bırakmaya gelmiyor. Anladım ki bu yolda başarıyı elde etmek için inanılmaz bir mücadele gerekiyor. Öyleyse sonsuz güzelliklere kavuşmak için çabalamamız gerekiyor.

Kısaca şöyle özetleyebiliriz; Şeytaaaan! Akıllı ol! Benden uzak dur artık. Durmasan da kendin bilirsin. Geldiğin gibi gidersin. Çünkü ben artık eski ben değilim…

Zirve yolculuğumu asla sekteye uğratamazsın!