38,4292$% 0.2
43,8350€% -0.02
51,3195£% -0.01
4.099,20%-0,71
3.318,98%-0,90
9.432,55%-0,61
İslam dininde oruç, önemli bir ibadet olarak kabul edilir. Özellikle Ramazan ayında tutulan farz oruç, Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir. Ancak Ramazan ayının başlangıcının belirlenmesi, hilalin görülmesine bağlıdır. Havanın bulutlu olması gibi durumlarda hilalin görülememesi, “yevm-i şek” adı verilen şüpheli bir günün ortaya çıkmasına neden olur.
Yevm-i şek, Arapça’da “şüpheli gün” anlamına gelir. Bu terim, Şaban ayının son günü ile Ramazan ayının ilk günü arasında hilalin görülememesi nedeniyle ortaya çıkan belirsizliği ifade eder. Havanın bulutlu olması veya başka sebeplerle hilalin gözlemlenememesi durumunda, Şaban ayının 29. gününden sonra gelen günün Şaban’ın 30. günü mü yoksa Ramazan’ın ilk günü mü olduğu konusunda şüphe oluşur. İşte bu belirsiz güne “yevm-i şek” denir (M. Mevkûfâtî).
Yevm-i şekte oruç tutmanın hükmü, İslam alimleri arasında tartışmalı bir konudur. Genel olarak, bu günde Ramazan orucuna veya herhangi bir vacip oruca niyet edilerek oruç tutulması, “tahrîmen mekruh” olarak kabul edilmiştir. Tahrîmen mekruh, harama yakın bir durumu ifade eder ve bu tür bir oruç tutulması uygun görülmez (M. Mevkûfâtî).
Öte yandan, yevm-i şek gününde öğle namazı vaktine kadar oruç tutulup, o günün Ramazan olduğu ilan edilmezse, orucun bozulması gerektiği belirtilmiştir. Orucu bozmayıp devam etmek ise yine tahrîmen mekruh kabul edilmiştir (İbn-i Âbidîn).
İslam’da oruç ibadeti, hem farz hem de nafile olarak çeşitli şekillerde yerine getirilir. Ancak bazı durumlarda oruç tutulması yasaklanmış veya hoş karşılanmamıştır. Yevm-i şek gününde oruç tutulması da bu tür durumlardan biridir. Hz. Peygamber, hilallerin insanların vakitleri belirlemesi için bir araç olduğunu belirtmiş ve hilalin görülmesiyle oruca başlanmasını emretmiştir. Havanın bulutlu olması durumunda ise ayın hesap edilmesini tavsiye etmiştir.
Ancak yevm-i şek gününde oruç tutulması konusunda farklı rivayetler ve mezhep içtihatları ortaya çıkmıştır. Sahabe, tabiin ve etbau’t-tabiin dönemlerinde, bu günde oruç tutmanın mekruh olduğu, oruç tutulabileceği veya idarenin kararının dikkate alınması gerektiği şeklinde üç temel görüş ortaya çıkmıştır. Bu görüşler, İslam hukukunda yevm-i şek konusundaki ihtilafların temelini oluşturmuştur.
Hz. Peygamber, Recep ve Şaban aylarında diğer aylara göre daha fazla nafile oruç tutmuştur (Buhârî, Savm, 52; Müslim, Sıyâm, 173-179). Ancak bu oruçlar, Ramazan ayını karşılama amacıyla tutulmamıştır. Ramazan’ı karşılama niyetiyle oruç tutmanın dinî bir dayanağı bulunmamaktadır. Ramazan ayı girmediği halde, ihtiyaten bir veya iki gün önce oruç tutmak da mekruh kabul edilmiştir.
Hz. Peygamber, “Ramazan’ı bir veya iki gün önce oruçla karşılamayın. Eğer bir kimse âdeti olduğu için bu günleri oruçla geçiriyorsa tutsun.” (Buhârî, Savm, 14; Müslim, Sıyâm, 21) buyurarak, bu konuda net bir tavır ortaya koymuştur. Dolayısıyla, Ramazan’ı karşılama niyeti olmaksızın şek gününde oruç tutulmasında bir sakınca görülmemiştir.
Yevm-i şek, İslam hukukunda önemli bir konu olup, özellikle Ramazan ayının başlangıcının belirlenmesiyle ilgili şüphelerin ortaya çıktığı durumlarda gündeme gelir. Bu günde oruç tutmanın hükmü, alimler arasında farklı yorumlara neden olmuştur.
Genel olarak, yevm-i şekte oruç tutmanın mekruh olduğu kabul edilmiş, ancak kişinin alışkanlık haline getirdiği nafile oruçların tutulmasında bir sakınca görülmemiştir. Hz. Peygamber’in tavsiyeleri ve İslam tarihindeki uygulamalar, bu konuda Müslümanlar için yol gösterici olmuştur.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.