40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.320,96%0,56
3.334,69%0,33
10.219,40%-0,06
Arada ‘Bıktım artık diyetten’ diye mailler geliyor. Hepsini teke tek cevaplamaya çalışıyorum. Geçen hafta gelen öyle bir mail vardı ki, uzun uzun yazmış, birçok kişinin derdini toparlamış ve anlatmış. Sizin için bu konuyu gündeme taşıyorum. Özellikle yazıyorum ki örnek olsun. Ne hissettiğiniz çok önemli ama sağlıklı yoldan şaşacak kadar moral bozmayın. Çünkü bu yolun sonu tehlikeli olabilir. O kadar çok yöntem var ki zayıflamak için, sağlıklı yöntem ise belli. Aslında çoğumuz bunun farkındayız.
AYŞE HANIM’DAN GELEN MAİL
“Aslına bakarsanız her türlü medya ortamında diyet yazılarına, programlarına gömüldüğümüz yetmiyormuş gibi, iş-arkadaş tüm ortamlarda (kadın-erkek) tüm tanıdıklarımla sürekli diyet ve kilo problemi konuşmaktan yorulmuş durumdayım. Ve korkarım ki tüm bu bilgi(!) ve sürekli konuşma hali bende ters tepiyor. Motive olmak bir yana o an elimin ulaştığı ilk ‘yanlış’ gıdaya atlıyorum. Sanırım bunda en yakın iki arkadaşımın ergenlikten itibaren yeme bozukluğu yaşaması (hâlâ da tam olarak baş edebilmiş değiller) arkadaşlarımın hemen hepsi son 15 yıl içinde en az 1 kez aşırı kilo kaybetme sorununu yaşadılar.
Tahmin ettiğiniz gibi ben de bilgi kirlenmesine sıkışmış ve bir türlü fazlalıklarını atamayın milyonlardan biriyim. Ve aynen çoğunluk gibi hangi ara böyle oldum bilemiyorum. Sanırım tam da bu sebeple bilinçaltım kilo vermem gerektiğini gerçeğini reddediyor. Aynaya değil de fotoğraflarıma bakınca fark ediyorum halimin harap olduğunu. Dolabımın ‘giyemediğim’ kıyafetlere dolu tarafı gittikçe kalabalıklaşıyor. Bir gün yeniden onları giyebilme umudu bitmiyor, ama sanki içimde benden bağımsız ve bana düşman bir güç var. Beni en uslu olduğum zamanlarda yakalayıp beni aşan bir güçle yanlış olanı yapmaya teşvik ediyor. Neyse işte benzerini her gün duyup okuduğunuz bir sürü sızlanma…” diyerek başlamış maile Ayşe Hanım ve uzun uzun yazmış.
Daha önce diyetisyenlerle çalışmış ama mutlu olamamış, her seferinde yeni bir diyetisyene gitmiş ve kilo verip almış. Sürekli aynı umutla başlamış ama başaramamış biri olarak da hep kendine kızmış! Artık umudu yok ve ‘Ben bunu yapamıyorum’ diyor. Hatta diyet yaptığı dönemde kilo almasına rağmen, aynı diyeti verdiği için diyetisyenine dargın. ‘Haksız mıyım’ diyor? Bunun cevabı: Hem haklı hem de haksız olabilirsin! Çünkü, bazen o kadar kötü diyet denemeleri yapmış oluyor ki danışanlar, çok düşük kalorili diyetler, hızlı zayıflama uğruna yapılan hatalı denemeler, biz diyetisyenler de önce vücudu toparlamak ve iyileştirmek adına bazen inatla aynı listeyi yapın diyebiliyoruz. Bu liste, bireyin ihtiyaçlarını karşılayan, kilo vermesini de sağlayan, aç bırakmayan, içinde tüm besin gruplarının yer aldığı sağlıklı listelerdir. Fakat, eğer kişi daha önce açlık diyeti gibi çok düşük kalorili diyetten çıktıysa, o zaman bu normal ve olması gereken listelerle bile kilo alabilir. Moral bozucu ama diyetisyenler sadece moral olsun diye daha düşük kalori verip de ‘Yeter ki zayıfla’ demezler. Bunu yapanlar yok mu, elbette vardır. Aç bırakanlar veya gerçekten çok düşük kalorili diyetler verenler var ama bu doğru değil, sonucu da başarıya değil, başa götürüyor. Moral bozmakta haklısınız, çünkü diyette gibi düşünüp kilo almak gerçekten moral bozucu.
BU SORULARIN CEVABINI BULUN
1- Neden kilo alıyorum? Gerçek sebebi buldun mu? Metabolik mi psikolojik sorunlar mı var?
2- Sadece çok yemek mi bana kilo aldırıyor?
3- Ne zaman çok yemek yiyorum?
4- Yaptığım spor diyetime uygun mu?
5- Bunu kendim mi istiyorum, eşim dostum mu istiyor?
6- Ben bu işi başaracağıma gerçekten inanıyor muyum?
‘Ben başaramayanlardanım’ derseniz başaramazsınız! Ben bu işi bu sefer çözdüm deyin! Halledeceğim deyin! Yapabilirim ve yapacağım deyin!
habertürk-
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.