Hz Adem’den bu yana ölüm ve ötesi sürekli gündeme gelmiş ve insanlar arasında ihtilaflar çıkmıştır. Ama yüce Allah (c.c.) ahiretin varlığını ve hesap gününün kesin olduğunu her **peygamber**e vahiy olarak bildirdiği gibi bizlere de **Efendimiz** (s.a.v.) aracılığıyla **Kuran-ı Kerim**’de 116 **ayet**te bildiriyor. Buna rağmen halen bazı insanlarda bir şüphe ve tereddüt olabiliyor. Sanki bu dünya son yaşam yerimiz ve bundan sonra kuruyup toprak olan kemiklerimiz, can bulup dirilmeyecek gibi bakılıyor. Veya milyarlarca insanın diriltilmesine hiç bir gücün yetemeyeceğine inanılıyor. Oysa şöyle düşünmek lazım; ortada hiç bir şey yokken milyarlarca insanı yaratmaya gücü yeten **Allah**, nasıl olurda bunları tekrar diriltmeye gücü yetmesin. Halbuki yoku var etmek daha zordur. Zaten insanı ve yaşayan bütün canlıları bir kez yaratan güç, bir dahaki sefer daha kolay yaratamaz mı? Üstelik 116 **ayet**te bildirip günümüze kadar her devirde binlerce mucizevi olay göstermesine rağmen, halen inkar edenler olabiliyor. Yüce _Allah _bir **ayet**te;

“Ey iman edenler! **Allah**’a, **Peygamber**ine, **Peygamber**ine indirdiği Kitab’a, ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim **Allah**’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse sapıklığın en koyusuna düşmüş olur.” (Nisa136). Evet ahireti yok saymak sapıklığın en ileri halidir. Zaten bizim ahirete inanmamamız onun yokluğuna bir delil olamaz. Hani bir gün Hz. Ali’nin yanına bir müşrik gelir ve “Ya Ali! bu kadar ibadet ediyorsun, ahiret diyorsun, ya ahiret yoksa ne olacak?” Hz. Ali adama bakıp “ben bu kadar güzel şey yapıyorum. Diyelim ki **ahiret** yok o zaman ne kaybım olacak ki yaptığım güzellikler bana kalacak. Ya eğer ahiret varsa o zaman sen ne yapacaksın?” Adam bu enfes cevap karşısında **Müslüman** olur ve kelime-i şahadet getirir.

Diğer bi ayette yüce Allah şöyle buyuruyor;

“**Âyet**lerimizi ve ahiretteki karşılaşmayı inkâr edenlerin amelleri hepten boşa gitmiştir. Çekecekleri ceza kendi yaptıklarından başkası mı olacaktır?” (Araf 147).

Almanya vize başvuru Amaçları

**Allah **(c.c.) bu **ayet**te de olduğu gibi inkarcıları uyarıyor ve doğadaki olayları onların gözüne sokarcasına her yıl ölüm ve dirilişi tekrarlatıp ders almalarını istiyor. Ağaçlar her yıl kuru bir çöp haline geliyor ve baharın gelişiyle yeniden rengarenk çiçeklere bürünüyor ve diriliyorlar. Yere dikilen bir çubuk, baharın gelişiyle ve **Allah**’ın emriyle büyüyüp koca bir ağaca dönüşüyor. Peki bu kadar kuru ve ölü zan ettiğimiz canlıyı kim hangi güç ile diriltiyor? İşte bunları dirilten **Allah**, insanı da ahirette dirildip hesap soracaktır. Oysa daha dünyadayken binlerce peygamber tarafından uyarıldık, binlerce dirilme ve yeniden hayat bulma olayları ile karşılaştık hiç birinden ders almaya niyetimiz yoksa zaten basiretimiz kapanmış ve hiç bir şekilde ahirete inancımız olmaz. Kör ve sağır dünya ya geldik. Yine aynı şekilde gideriz. Oysa bu kadar güzelliği gördükçe imanımızın artması,inancımızın güçlenmesi lazım ve her nefes alış verişimizde de elhamdulillah demek lazım. Yeni bir hayat verdiği için **Allah**’a (c.c.) sayısız hamd ve sena etmeliyiz.

İnsanoğlu, kendisine bahşedilen bu kadar nimeti inkar etmemeli Dünya’ya çalıştığı gibi ahiretin varlığını da bilip ona göre hareket etmelidir. Doğada ki hiç bir şey tesadüf değildir. Bu kadar güzelliğe göz kapamamız sadece kendimize gece yapmamız demektir.