35,5594$% 0.16
36,5618€% -0.36
43,2938£% -0.53
3.080,73%-0,39
2.700,74%-0,53
9.977,94%1,13
“Prof. Dr. Nevzat Tarhan’dan Evlilik Üzerine Sekiz Önemli Değerlendirme”…
Prof. Dr. Tarhan, evlilik üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan bir psikiyatrist ve aile terapistidir. Bu özet çalışma, onun evliliğin sağlıklı bir şekilde devam etmesi için önemli gördüğü sekiz kritik faktörü ele alır. Bu faktörler, duygusal, psikolojik, ekonomik, sosyal gibi farklı açılardan evliliği etkileyen konuları kapsar. Tarhan, evlilikte uyum, iletişim, anlayış, empati, çatışma yönetimi gibi pek çok önemli faktörü vurgulayarak, bireylerin evliliklerinde daha başarılı olabilmeleri için rehberlik eder.
Bu değerlendirmeler, evliliğe dair farkındalık yaratmak ve sağlıklı ilişkiler kurmak isteyenler için yol gösterici olabilir…
1. Ekonomik Hazırlık: Evliliğin maddi sorumlulukları göz önünde bulundurulduğunda, bireylerin ekonomik olarak belli bir istikrara sahip olmaları önemlidir. Maddi güvensizlik, evlilikte kısa vadeli sorunlara yol açabilir.
2. Psikolojik Hazırlık: Evlilik, bireylerin duygusal dayanıklılığını ve ruhsal olgunluğunu sınar. Psikolojik olarak hazır olmayan bireyler, sorunları çözmek yerine büyütebilir.
3. Sosyal Hazırlık: Evlilik, iki bireyin aileleri ve sosyal çevreleriyle de uyum sağlamalarını gerektirir. Sosyal destek ve uyum, evliliğin sürdürülebilirliği için önemlidir.
4. Yaşam Felsefesi: Evlilikte ortak bir yaşam felsefesi ve değerler sistemi büyük önem taşır. İki bireyin dünyaya ve hayata bakış açıları arasındaki büyük farklılıklar, uzun vadede sorunlara yol açabilir. Bu bağlamda, aynı inanca ve aynı kültüre sahip olan bireylerin yaşam felsefesi, daha uyumlu bir evlilik süreci oluşturabilir. Aynı dini ve kültürel temellere dayanan değerler, bireylerin ortak bir anlayışla hareket etmelerine ve birbirlerinin görüşlerine saygı duymalarına zemin hazırlar.
Tarhan, bu dört alanda kendini hazır hisseden bireylerin evlilik yolculuğuna daha sağlam temeller üzerinde başlayacaklarını ve karşılaşacakları zorlukların üstesinden daha kolay gelebileceklerini vurguluyor.
2. ‘Olmazsa Bırakırım’ Mantığıyla Evlilik Olmaz
Tarhan, evliliğin hayatın en önemli iki büyük kararından biri olduğunu belirterek, diğerinin ise meslek seçimi olduğunu ifade ediyor. Evlilik, okyanus ötesi bir yolculuğa çıkmak ya da bir cerrahın ameliyata girmesi gibi ciddi ve geri dönüşü zor bir sorumluluk gerektirir. Bu yolculukta kusur aramak yerine çözüm odaklı olmak esastır. Tarhan, evlenmeden önce bireylerin dikkatle araştırma yapmaları gerektiğini, ancak evlendikten sonra kusur aramak yerine çözüm üretmeye odaklanmaları gerektiğini vurguluyor. Evlilikte boşanmanın bir seçenek değil, son çare olduğunu ifade eden Tarhan, bu bilinçle hareket edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Tarhan, dünya genelinde bir evlilik karşıtı salgının varlığından bahsediyor. Bu durumun dünya nüfusunu kontrol etme amacıyla küresel sermaye tarafından desteklenen bir proje olduğunu ifade ediyor. Gelişmiş ülkelerde evlilik oranlarının düşmesi ve tek kişilik hanelerin artması, çocukların sağlıklı sosyal beceriler kazanamamasına yol açıyor.
Evlilikte niyet ve çabanın kritik bir rol oynadığını vurgulayan Tarhan, Allah’ın samimi bir niyet ve içten bir gayreti tamamladığını belirtiyor. Niyet, bir işi yapma amacı ve samimiyetini temsil ederken; çaba, bu amaca ulaşmak için gösterilen gayreti ifade eder. Niyetin temiz, çabanın istikrarlı olduğu sürece ilahi yardımın kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Tarhan, evliliğin sadece duygusal değil, aynı zamanda manevi bir sorumluluk olduğunu ifade ediyor.
Evliliğin uzun ve zorlu bir yolculuk olduğunu, bu yolculukta niyetin pusula, gayretin ise yol arkadaşı olduğunu sözlerine ekliyor.
Ayrıca, çiftlerin bu manevi dayanışmayı korumaları ve samimi bir niyetle çaba göstermeleri halinde karşılaşacakları engelleri daha kolay aşabileceklerini belirtiyor.
Tarhan, doğru niyet ve samimi bir çabanın evliliği daha sağlam temeller üzerine oturtacağını vurguluyor.
Gençlerin evlilikten kaçınmasının nedenleri arasında kötü örnekler, zorla evlendirilme, ekonomik belirsizlikler ve bireysel özgürlük algısı öne çıkıyor. Zorla evlendirilen bireylerin yaşadığı psikolojik travmalar ve başarısız evlilik örnekleri gençleri evlilikten uzaklaştırıyor.
Batı toplumlarında yaygınlaşan ve artık Türkiye’de de etkisini hissettiren ‘partnerlik’ anlayışı, evlilik kavramının yerini alma eğiliminde.
Tarhan, bu durumun aile değerlerinin zayıflamasına, uzun vadede toplum yapısında ciddi sorunlara yol açabileceğine dikkat çekiyor.
Evliliğin bir yol arkadaşlığı ve ömür boyu sürecek bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Tarhan, gençlerin bu bilinçle hareket etmelerinin önemine değiniyor.
Evlilik kararı almadan önce bireylerin ‘Evlilik Olgunluk Ölçeği’ni çözmeleri gerektiğine vurgu yapan Tarhan, bu ölçeğin bireylerin evlilik beklentilerini, uyumluluk düzeylerini ve karşılaşabilecekleri sorumlulukları anlamalarına yardımcı olduğunu belirtiyor. Ölçekte yer alan soruların, bireylerin evliliğe bakış açılarını, hayattan beklentilerini, ekonomik ve kültürel değerlerini değerlendirmeye yönelik olduğunu ifade eden Tarhan, bu sürecin evlilik yolculuğunda önemli bir rehber olacağını vurguluyor.
Eşlerin birbirlerini hayat arkadaşı olarak görmeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Evlenmekten korkuyor, son anda vazgeçiyor. Onların çeşitli korkuları oluyor. Bir kimse evlilikle ilgili karar verirken bizim kültürümüzde dikkat edeceği en önemli şey insan evlenmek zorunda hissetmesinin sebebi daha çok maddi ve manevi gerekçelerle, haramına girmemek için evleniyor.
Mark Twain’e ‘Neden evlenmiyorsun?’ diye soruyorlar. O da ‘Bir şişe süt için bir inek beslenmez.’ diyor.
Bu erkek feminizmidir. Yani kadını sadece cinsel obje olarak görmektir. Bu kadını değersizleştirmektir. Yani kadını bir hayat arkadaşı, bir yol arkadaşı olarak görmüyorsun. Böyle düşünen bir erkeğin evlilik olgunluğu yoktur. Evlenmesin de zaten. Çünkü evlilikte zorluklarla, engellerle karşılaşacaksın. Hayat yolunda birlikte yürüyeceksin. Öbür türlü olursa bunun arkasında ben merkezcilik vardır. Narsist kişilik özellikleri vardır. Yani eşinden köle efendi ilişkisi istiyor. Çok tehlikeli. Böyle kişiyle evlenilmez…” şeklinde konuştu.
Evliliği sürdüren en önemli değerin ‘kalpten kalbe bağlılık’ olduğunu belirten Tarhan, Kur’an’da geçen ‘meveddet’ kavramına dikkat çekiyor. “وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةً” yani “Aranızda bir sevgi ve merhamet var etti” (Rum Suresi, 21) ayetini örnek gösteren Tarhan, sevgi ve iş birliği sağlandığında evliliğin ömür boyu süreceğini vurguluyor. Meveddetin Allah’ın Vedud isminden türediğini ve güçlü bir sevgi anlamına geldiğini ifade ediyor. Sevginin ve iş birliğinin olduğu bir evlilikte kültür, fiziksel görünüm, zenginlik veya fakirlik gibi unsurların ikinci planda kaldığını belirtiyor. Ancak sadece sevginin yeterli olmadığını, pozitif iletişim ve iş birliğinin de başarıyla sürdürülmesi gerektiğini ekliyor.
Evlilik, bireylerin sadece duygusal değil, sosyal, ekonomik ve psikolojik açıdan da hazırlıklı olmalarını gerektiren ciddi bir müessesedir. Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın önerileri, evlilik yolculuğuna çıkmak isteyen bireyler için önemli bir rehber niteliği taşımaktadır. Tarhan, evliliği sadece bir birliktelik değil, iki insanın ortak bir hayatı paylaşma süreci olarak tanımlar. Bu süreçte, bireylerin kendilerini tanımaları, karşılarındaki kişiyle sağlıklı iletişim kurabilmeleri ve farklılıkları nasıl yönetebileceklerini öğrenmeleri gerektiğini vurgular. Ayrıca, ekonomik ve sosyal açıdan da çiftlerin karşılıklı beklentilerini açıkça belirlemeleri, evliliklerinde daha sağlam bir zemin oluşturmasına yardımcı olur. Psikolojik hazırlık ise, bireylerin stresle başa çıkabilme, empati kurma ve eşlerinin duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olma becerilerini geliştirmelerini içerir. Bu hazırlıklar, evliliği daha sağlıklı ve uzun ömürlü kılacak, bireylerin birlikte büyüyüp gelişmelerine olanak sağlayacaktır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.