36,6297$% -0.03
40,0520€% 0.4
47,6121£% 0.36
3.528,68%0,36
2.997,92%0,45
10.862,14%0,20
Narsist kişiler, kendilerini dünyanın merkezinde gören, diğer insanlardan üstün ve özel olduklarına inanan bireylerdir. Bu kişiler, benmerkezci, kibirli ve empati yoksunu davranışlar sergilerler. Narsist kişilik bozukluğu, psikiyatrik bir rahatsızlık olarak kabul edilir ve bu kişiler genellikle aşırı bencil, kendini beğenmiş ve eleştiriye kapalıdır.
Narsist kişilik bozukluğu, genellikle ergenlik veya genç yetişkinlik döneminde ortaya çıkar. Bu dönemde kişinin kendini ve çevresini algılama biçimi, ilişki kurma tarzı ve düşünceleri şekillenir. Uzun süre devam eden bu bozukluk, aile, iş ve sosyal çevrede ciddi sorunlara yol açabilir.
Narsist kişilik bozukluğu, toplumun her kesiminde ve her yaştan insanda görülebilir. Ancak, erkeklerde kadınlara göre daha yaygındır. Toplumda görülme sıklığı yaklaşık %6,2’dir.
Narsist kişilik bozukluğunun tam olarak neden ortaya çıktığı bilinmemekle birlikte, genetik, çevresel ve nörobiyolojik faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Çocukluk döneminde yaşanan deneyimler, aile ilişkileri, sürekli övülme veya eleştirilme, şiddet ve istismar gibi faktörler bu bozukluğun gelişiminde rol oynayabilir.
Narsist kişilerin en belirgin özellikleri arasında kendini üstün görme, empati yoksunluğu, manipülatif davranışlar, sürekli övgü bekleme ve başkalarını kendi çıkarları için kullanma sayılabilir. Bu kişiler, kendilerini eleştirilerin üstünde görür ve sürekli haklı çıkmaya çalışırlar.
Narsist erkekler, genellikle kendilerini fiziksel ve zihinsel olarak üstün görürler. Sürekli ilgi ve övgü beklerler, ilişkilerde dominant ve kontrol edici davranışlar sergilerler. Ayrıca, başkalarının duygularını önemsemez ve kendi çıkarları için manipüle edici davranışlarda bulunurlar.
Narsist kişilik bozukluğunun tedavisi genellikle psikoterapi ile mümkündür. Bilişsel davranışçı terapi (CBT), şema terapi ve psikodinamik terapi gibi yöntemler kullanılabilir. Tedavi sürecinde, kişinin benlik algısını düzeltmek, empati yeteneğini geliştirmek ve sağlıklı ilişkiler kurmasını sağlamak hedeflenir.
Narsist kişilik bozukluğu olan birine karşı sınırlarınızı net bir şekilde belirlemeli ve manipülatif davranışlarına karşı direnç göstermelisiniz. Empati kurmaya çalışmak ve onu anlamaya çalışmak önemlidir, ancak kendi duygusal sağlığınızı korumak için gerektiğinde mesafe koymalısınız.
Narsist kişiler kendilerini benzersiz sanarlar, hayranlığa ihtiyaç duyarlar, başkalarından üstün olduklarını düşünürler, ve empatiden yoksunlardır. Narsist insanların en sık kullandığı yöntem sizi yalnızlaştırmaktadır. Sizi güçsüzleştirir ve zamanla kendinizi ona mahkum hissedersiniz. Fazla özgüvenli, övgüyü seven, manipüle eden, sürekli haklı çıkan, hakkının yenmesini sevmeyen ama başkalarının hakkını yiyen insanlardır.
Narsistik kişilik bozukluğu olan kişilerin ortak özelliği olarak şunlar sıralanabilir:
1- Ne kadar dışarıya özgüven sahibi gözükse de, içinde kendine güven kavramı kırılgandır ve bunu göstermek en büyük korkusudur.
2- Kendini eleştirilerin üstünde görür
3- Manipüle edici davranışlar sergiler
4- Diğer bireyleri kendi kazanımları için kullanır.
5- Kendisiyle aynı statüye sahip insanlarla arkadaşlık kurmak ister. Fakat bu gerçekleştiğinde bile önde olma dürtüsü ile çevresiyle yarış halinde olur
6- Kendi yetenek ve başarılarını abartıp, üstün görür.
7- Sürekli haklı çıkacağı ortamları yaratıp onaylanmak ister
8- Sürekli övgü bekler ve bunun için baskı ortamı kurar
9- Diğer insanları kendinden daha yeteneksiz, daha başarısız, daha az zeki ve daha az güzel bulur.
10- İnsanların kendine hizmet etme durumunda olduklarını varsayar.
11- Kendisini toplumun parçası olarak görse de bu toplumun içerisinde özel muameleyi hak ettiğini düşünüp, o toplumun en üstündeki kişi olduğunu iddia eder
12- Başkaları üzerinden var olur.
13- Genellikle bu bozukluğun temelinde çocuklukta yaşanılan değersizlik ve sevgisizlik gibi kavramlar vardır.
Narsist, yükseltilmiş özgüven ile kendilerini sürekli diğer insanlardan üstün görmesiyle ortaya çıkan bir kişilik bozukluğuna sahip bireyleri tanımlamak için kullanılır. Diğer insanlara göre kendilerini üstün görürler. Ancak bu özelliklere sahip olan tüm insanlarda kişilik bozukluğu olmayabilir. Narsistik kişilik bozukluğu taşıyan bireylerin çoğunluğu yükseltilmiş özgüven ve kendilerine besledikleri çarpıtılmış hayranlık ile yaşamlarını sürdürür. Bu insanlar çevrelerinden de aynı şekilde hissettikleri bu duyguların çoğaltılmasını beklerler.
Çoğunlukla benmerkezci kişilik özellikleri ile beraber empati yoksunluğu, kişiliği fazlasıyla büyütme (abartma), başarıya ve güce bağımlı davranışlarla kendilerini belli ederler.
Narsistik kişilik bozukluğu olanlar, sorun yaratan davranışlarını değiştirme konusunda aşırı dirençlidir. Narsist kişilik bozukluğu olanlar, suçu başkalarında bulma konusunda profesyoneldirler. En küçük eleştiri bile anlaşmazlığa, çatışmaya ve saldırgan davranışa dönüşebilir.
Narsistik kişilik bozukluk, toplumun bütün kesimlerinde her yaştan insanda görülebilmektedir.
Toplum içerisinde görülme oranları ise DSM-IV’ e göre % 6,2 olarak ifade edilmiştir. Yapılan araştırmalarda narsistik kişilik bozukluğunun kadınlara göre erkeklerde daha yaygın görüldüğü belirlenmiştir.
Yakın ilişkilerinde ve özellikle arkadaşları tarafından ‘narsist’ bireyler başta mükemmel gözükür.
Sevilen, başarılı, övülen bir kişilik yapısı sergiler.
Fakat sevgiyi genellikle manipülatif davranışlar ile almaya çalışır.
Başarıda üstün bir hırs ve başarısızlık anında ise suçlama davranışlarıyla ön plana çıkarlar.
Bu sorunu yaşayan kişiler genellikle aile ve evlilik konusunda karşısındaki insana değersizlik, yetersizlik gibi kavramları yükler ve kişiyi yalnızlaştırma politikasını kurarak üstünlük sağlamaya çalışır.
Narsistler nasıl davranır?
1- Genellikle ilişkilerini emir ve komuta sistemine göre yürütmeye çalışır.
2- Bunun dışına çıkıldığında öfkelenir ve agresif, pasif davranışlar sergiler.
3- Karşısındaki kişinin hayatı onu ilgilendirmez.
4- Eğer ilgi gösteriyor ise genellikle bunu rütinsel gereklilik olarak gördüğü için yapar.
5- Toplamda bütün ilişkisel boyutlar değerlendirildiğinde bu tip insanlar benmerkezci yapıdadır.
6- Onlara göre pişmanlık bir zayıflık göstergesidir.
7- Ancak nadiren de olsa hayatlarının bazı dönemlerinde pişmanlık yaşarlar ama pişmanlık yaşadıkları fark edildiğinde ise genelde kendilerini dışa kapatırlar.
Bu kişilik bozukluğunun tanısı ancak uzman bir klinik psikolog ya da psikiyatrist tarafından konulur. Kişinin mükemmeliyetçi, üstün başarılı yapısı, hatasız olma arzusu ve hatayı kabul etmeme davranışları, empati kuramaması, görünüşüne çok büyük önem vermesi ve dikkat çekici olma arzusu, sürekli çevresini eleştirmesinden dolayı ilişkilerinde yaşadığı zorlanmalar ve bunun sonucunda işlevsellik alanlarında bozulmaların meydana gelmesi tanı koymada yardımcı olmaktadır.
Narsistik kişilik bozukluğu olanlar genellikle çocukluk dönemlerinde yaşadıkları sevgisizlik ve değersizlik duygularını barındırırlar
Her ne kadar aşırı özgüvenli görünse de bu aşırı özgüvenin temelinde ”güvensizlik duygusu” vardır.
Preston Ni, “ Pek çok narsist küçük, basit olaylara hemen üzülür, derinlerde acı çekmek istemese bile kendini ‘çirkin ördek yavrusu’ gibi hisseder” diyerek konuyu özetlemiştir.
Bu tip insanlar bazı dönemlerde sevgisini abartırken, bazen de sevdiğini söylediği insanı deyim yerindeyse yerin dibine sokabilir.
Sonuçta; Özellikle ilişkinin başında sevgi doluyken, zamanla ilişkinin seyrini değiştirerek acımasız ve kibirli bir insan oluverirler.
Narsist erkekler yüksek bir egoya sahiptir, çok fazla ilgiye ihtiyaç duyar ve empati duygusundan yoksundur. Mükemmeliyetçi kişilik özelliği taşıyan narsist erkekler sürekli olarak başarıya odaklanır ve aksini hiç düşünmezler. Patolojik bir yalan söyleme durumu olan narsist erkekler aynı zamanda istediklerini elde etmek için sürekli olarak ”manipülasyona” başvurur.
Narsist erkeklerde görülen özellikler şu şekildedir:
Genellikle ilaçla tedavi edilmesi mümkün gözükmeyen bir bozukluktur. Narsistik kişilik bozukluğu yaşayan bireyler tedaviye dirençlidir, dolayısı ile tedavi edilebilir olsa da ancak bireyin kendisi değişim isteği göstermelidir. Bu yüzden tedavi narsist kişilik bozukluğu tedavisinde uzun süreli PSİKOTERAPİ yöntemi uzman bir klinik psikolog tarafından ele alınmalıdır.
Terapi yöntemlerinde sıklıkla bilişsel davranışçı terapi kullanılır. Terapistlerin en çok zorlandığı hastalık grubudur. Narsistik kişilik bozukluğu olanların iyileşmesi uzun bir terapi sürecine bağlıdır. Ancak kişilik bozukluğu nedeniyle ortaya çıkan kaygı bozukluğu ve DEPRESYON için ilaçlar verilmektedir. İlaçlar sayesinde kişilik bozukluğunun diğer sorunlara bağlı olarak büyümesi engellenebilmektedir.
Narsist bireyler yalnızca kendi isteklerini önemseme ve hayranlık duyulma ihtiyacı yanı sıra empati eksikliği, kibirli olma ve ayrıcalık bekleme gibi karakteristik özellikler gösteren kişilik bozukluğuna sahip kişilerdir.
Narsist kişilik bozukluğu olanlar genellikle çocukluk dönemlerinde yaşadıkları sevgisizlik ve değersizlik duygularını barındırırlar ve her ne kadar aşırı özgüvenli görünse de bu aşırı özgüvenin temelinde güvensizlik duygusu vardır.
Preston Ni, “ Pek çok narsist küçük, basit olaylara hemen üzülür, derinlerde acı çekmek istemese bile kendini ‘çirkin ördek yavrusu’ gibi hisseder” diyerek konuyu özetlemiştir.
Narsist kişilik bozukluğu olanlarla ilişki içinde olanların en çok sorduğu sorudur.
Bu tip insanlar bazı dönemlerde sevgisini abartırken, bazen de sevdiğini söylediği insanı deyim yerindeyse yerin dibine sokabilir.
Özellikle ilişkinin başında sevgi doluyken, zamanla ilişkinin seyrini değiştirerek acımasız ve kibirli bir insan oluverirler.
Narsist bir insanla birlikte olmanın zorluğunu hissedenlerin en çok sorduğu sorulardan biridir.
Narsist insanlar ilişkinin kontrolünü elinde bulundurmak isteyecektir.
İlişkinin devamı konusunda konuşarak ikna edemeyeceğini anlayınca, karşısındakinin zaaflarını ortaya çıkararak kişinin kötü hissetmesini sağlar.
Geçmişe dönük güzel anları anlatmanın işe yaramadığını anladığında ise saldırıya geçebilir.
Genellikle ilaçla tedavi edilmesi mümkün gözükmeyen bir bozukluktur. Narsistik kişilik bozukluğu yaşayan bireyler tedaviye dirençlidir. Bu yüzden tedavi uzun süreli psikoterapi yöntemiyle uzman bir klinik psikolog tarafından ele alınmalıdır. Terapi yöntemlerinde sıklıkla bilişsel davranışçı terapi kullanılır. Terapistlerin en çok zorlandığı hastalık grubudur.
Kaynak: bu yazı hazırlanırken; https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberi/bir-insanin-narsist-oldugunun-13-isareti yararlanılmıştır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.