Mucizevi Meyve Hurma

Mucizevi Meyve Hurma

Meyveler yeryüzü sofrasını süsleyen mucizevi gıdalardır. Fakat bunlar içinde bir tanesi vardır ki; içermiş olduğu bileşenler, hem gıda hem şifa olması, insanoğluna benzerliği, yetişme şartları ve daha nice özellikleri ile ayrı bir yere sahiptir. Bu meyve çölde yetişen mucize ‘hurma’ dır.

İlk Hurma ağacının kesin kökeni bilinmemekle beraber, bununla ilgili en erken bulgular , İran, Mısır ve Pakistan’da, M.Ö. 5000-6000 yıllarına dayanır. Hurma yetiştiriciliğinin kanıtları bugünkü güney Irak’ta M.Ö. 4000 yıllarına kadar gider. İslam -öncesi arkeolojik kazılarda, Güney Arabistan’daki tarımsal yerleşimin hurma ağaçlarının ıslahı çalışmaları ile M.Ö. 2500 yıllarına dayandığı tespit edilmiştir. Hurma ağacı, Batı Hindistan’da, bugünkü Pakistan, M.Ö. 2000 yıllarında biliniyordu. Ancak, çağlardan beri Basra Körfezi’nde hurma kültürünün mevcudiyeti dolayısıyla, hurmanın bu bölge kökenli olduğu ileri sürülmektedir. Her hâlükârda, hurma tarihinin insanlığın kendi tarihi kadar eski olduğu şeklinde genel bir kabul vardır. Hurma ağacı, hayat ağacı olarak kabul edilegelmiştir.

Hurma meyve olarak çok faydalı bir gıdadır. Hurmada insanın hayatını devam ettirebilmesi için gerekli her şey mevcuttur. Birçok gıdayı yiyerek ancak bir kısmını karşılayabildiğimiz yağ, protein, karbonhidrat, vitamin, mineral vs. hurmada fazlasıyla mevcuttur. Bu sebepten dolayı insan sadece hurma yiyerek hayatını devam ettirebilir. Başka hiçbir gıdada bu özellik yoktur. Sadece bu özelliği bile hurmanın mucizevi bir meyve olduğunu kanıtlamak için yeterlidir. Hurma, meyveler içinde vücut için en gıdalısıdır. Aç karınla yemeğe devam edildiği zaman kurtları kurutur ve zayıflatır, azaltır veya öldürür.

Hurma şırası, mideye ağır gelir; fakat taze kan yapar. Hurmanın az yenilmesi şifa, çok yenilmesi ise gıdadır. Acve hurması zehirlenmeye, bilhassa soğuk mizaçlı zehirlere ve akrep sokmasına karşı faydalıdır.

Bugün modern tıp, hurmanın insan vücudunun canlı ve sıhhatli kalabilmesi için çok önemli 10 çeşitten fazla elemente sahip olduğunu keşfetmiştir. Aynı zamanda hurmada organlara bol miktarda hareket ve ısı enerjisi kazandıran, hazmı ve özümlenmesi kolay şeker bulunmaktadır.

Yine hurma, bütün temel vitamin ve proteinlere sahiptir. Ve bu yüzden modern tıp, bu meyveye “baş gıda” olarak bakmaktadır. Zîrâ bir insanın, muhtaç olduğu bütün elementleri ihtiva ettiği için sadece hurmayla yaşaması mümkündür.

Hurma, Kur’ân-ı Kerîm’de, hurma ve hurma ağacı olarak 20 defa geçmektedir. Hurma’nın zikredildiği âyetler:

-“Allah o su sayesinde sizin için ekinler, zeytinlikler, hurmalıklar, üzüm bağları ve çeşit çeşit meyveler yetiştirir. Elbette bunda düşünen kimseler için alınacak bir ders var!” (Nahl, 11

-Asmalı ve asmasız bahçeleri, hurmaları ve tatları farklı ekinleri,zeytinleri ve narları -birbirine benzer ve benzeşmez- yaratan O’dur. Ürün verdiğinde ürününden yiyin ve hasad günü hakkını verin; israf etmeyin. Çünkü O, israf edenleri sevmez (Enam Suresi, 141).

-Yeryüzünde birbirine yakın komşu kıtalar vardır; üzüm bağları, ekinler, çatallı ve çatalsız hurmalıklar da vardır ki, bunlar aynı su ile sulanır; ama ürünlerinde (ki verimde ve lezzette) bazısını bazısına üstün kılıyoruz. Şüphesiz, bunlarda aklını kullanan bir topluluk için gerçekten ayetler vardır. (Rad Suresi, 4)

-Hurmalıkların ve üzümlüklerin meyvelerinden kurdukları çardaklarda hem sarhoşluk verici içki, hem güzel bir rızık edinmektesiniz. şüphesiz aklını kullanabilen bir topluluk için, gerçekten bunda bir ayet vardır. (Nahl Suresi, 67)

-“Ya da sana ait hurmalıklardan ve üzümlerden bir bahçe olup aralarından şarıl şarıl akan ırmaklar fışkırtmalısın.” (İsra Suresi, 91).

-Onlara iki adamın örneğini ver; onlardan birine iki üzüm bağı verdik ve ikisini hurmalıklarla donattık, ikisinin arasında da ekinler bitirmiştik. (Kehf Suresi, 32)

-Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi. Dedi ki: “Keşke bundan önce ölseydim de, hafızalardan silinip unutuluverseydim.” Altından (bir ses) ona seslendi: “Hüzne kapılma, Rabbin senin alt (yan)ında bir ark kılmıştır.” Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş-taze hurma dökülüversin.” (Meryem Suresi, 23-25).

-Böylelikle, bununla size hurmalıklardan, üzümlüklerden bahçeler-bağlar geliştirdik, içlerinde çok sayıda yemişler vardır; sizler onlardan yemektesiniz (Müminun Suresi, 19).

-“Ekinler ve yumuşak tomurcuklu göz alıcı hurmalıklar arasında?” (Şuara Suresi, 148).

-Biz, orada hurmalıklardan ve üzüm-bağlarından bahçeler kıldık ve içlerinde pınarlar fışkırttık: (Yasin Suresi, 34).

-Ve birbiri üstüne dizilmiş tomurcuk yüklü yüksek hurma ağaçları da (Kaf Suresi, 10).

-Onda meyveler ve salkımlı hurmalıklar var (Rahman Suresi, 11).

-İçlerinde (her türden) meyve, eşsiz-hurma ve eşsiz-nar vardır. (Rahman Suresi, 68)

-Zeytinler, hurmalar (Abese Suresi, 29).

Hurma ile alâkalı bazı Hadîs-i Şerîfler:
-“Acve1, Cennet meyvelerindendir. O, zehirlenmeye karşı şifadır.” (Tirmizi, Tıp, 22)

-“Sabahleyin aç karına hurma yiyin, çünkü bağırsak kurtlarını öldürür.” (Kenzu’l- Ummâl, X,26)

– Resulullah (SAV), namaz kılmazdan önce birkaç taze hurma ile orucunu açardı. Eğer taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Eğer kuru hurma da bulamazsa birkaç yudum su yudumlardı. [Enes (R.A)]

– Resulullah (SAV)`ı salatalıkla birlikte taze hurma yerken gördüm [Abdullah İbnu Cafer (R.A.)]

– Resulullah (SAV) kavunu taze hurma ile yer ve: “Bunun hararetini şunun serinliğiyle, şunun serinliğini de bunun hararetiyle kırıyoruz!” buyururdu. [Aişe (R.A)]

– Resulullah (SAV), bir miktar arpa (ekmeği) aldı. Üzerine bir hurma koydu ve: “Bu şuna katıkdır!” buyurdu. [Yusuf İbnu Abdillah İbni Selam (R.A.)]

– Resulullah (SAV), Ramazan bayramında, sayıca tek olan birkaç hurma yemedikçe namaza gitmezdi [Enes (R.A.)]

– Resulullah (SAV) yanımıza girdi. Biz kendilerine tereyağı ve hurma ikram ettik. Aleyhissalatu vesselam yağla hurmayı severdi. [Büsr es-Sülemi`nin iki oğlu (R.A.)]

-“Bazı aylar olurdu, hiç ateş yakmazdık, yiyip içtiğimiz sadece hurma ve su olurdu. Ancak, bize bir parçacık et getirilirse o hariç.” (Diğer bir rivayette: “Resulullah ölünceye kadar Muhammed ailesi buğday ekmeğini üst üste üç gün doyuncaya kadar yememiştir.” denmiştir. Bir diğer rivayette: “Muhammed (as) bir günde iki sefer yedi ise, biri mutlaka hurma idi.” denmiştir) [Aişe (R.A.)].

Nedim Bulut( nedim.bulut@bedirhaber.com )

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.