Kur’an-ı Kerim’de Hicret

Kur’an-ı Kerim’de Hicret

Allah yolunda yurdunu, yuvasını ve malını arkada bırakıp yola çıkarak kendilerine barınacak başka memleketler aramaya hicret denir. Allah resulü as insanları Mekke’nin çıldırtıcılığından kurtarmak için onlara hicreti, mukaddes göçü tavsiye etmiştir. Müslümanlarda bu emre uymuşlar önce Habeşistan’a daha sonra Medeniyetin merkezi olan Medine’ye hicret etmişlerdir.

Kur’an onların bu hicretini Nisa suresinde 97.ayette şöyle ifade etmektedir: İman edip de hicret etmeyerek kendi öz nefislerine zulmeder vaziyette olanların canlarını alırken melekler onlara diyorlardı ki: “Ne işte idiniz?”Onlar da: “Biz bu ülkede, dinin emirlerini uygulayamayan, baskı altında yaşayan kimselerdik” deyince, melekler bu sefer şöyle dediler:”Peki Allah’ın dünyası geniş değil miydi? Siz de orada hicret etseydiniz ya?” İşte onların durağı cehennemdir. Ne fena bir dönüş yeridir orası! Burada bahsedilen onların durağı cehennem denilen grup iman etmiş ama Medine’ye hicret etmeyip Mekke’de kalan zümredir. Bedir savaşında karşı tarafa iman edenlerin safına geçeriz demişler ama yer değiştirmeyip müşriklerin safında Müslümanlar tarafından öldürülen zümredir, cehennemlik olmuşlardır saflarını belli etmedikleri için. Bu ayet Allah ve Resulünün emirlerine uymamızı bize tavsiye etmektedir yani hicret deniyorsa bunu yapmalı aksi halde akıbet hayır olmuyor. Ayrıca bu olay Peygamberimizin hadisini haklı çıkarır: kişi arkadaşının dini üzeredir.

### Hicret etmeyene gücü yetmeyenler?

Hicret imkânı olmayan kadınları, çocukları ve erkeklerin ise Allah tarafından affedileceği surenin devamındaki ayetlerde anlatılmakta ve şöyle denilmektedir: Ancak, her türlü imkândan mahrum ve hicret için yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar bu hükmün dışındadırlar. Çünkü bunları Allah’ın affedeceği umulur. Allah gerçekten afüv ve gafurdur (affı ve mağfireti boldur)(nisa 98). Bazıları var ki hicret etmek istemiş ama Mekkeliler hapsedip onlara musade etmemiştir. İşte bu zümre kadınlarla beraber Allah’ın affına mazhar olmuşlardır.

### HİCRET EDENLERİN MÜKÂFATI NEDİR?

Nisa suresinde bu mükâfat şöyle anlatılmaktadır: Kim Allah yolunda hicret ederse dünyada gidecek çok yer, genişlik ve bolluk bulur. Kim evinden Allah’a ve Resulüne hicret niyetiyle çıkar da yolda ecel gelip kendini yakalarsa o da mükâfatı hak etmiştir ve onu ödüllendirme Allah’a aittir. Allah gafurdur, rahimdir (affı, merhamet ve ihsanı boldur)(nisa100). Hicret eden bolluk bulur. Peki bizler? Ayetin devamında bizlere seslenmektedir Rabbimiz: kim evinden çıkarsa muhacir olma duygusuyla bizler her evden çıkışta bu niyeti korursak –Allah bilir- muhacir sevabı kazanabiliriz. Yeter ki niyetimiz bu ölçüde olsun. Evden camiye giderken, pazara giderken veya okula giderken Rabbimizin rızası eksenli hareket edersek mükâfatımız o yönde olacaktır. Yeter ki niyetimizi sağlam yapalım. Ne demiş Peygamberimiz: müminin niyeti amelinden hayırlıdır.

### HİCRET EDENLERE VERİLEN KOLAYLIK NEDİR?

Nisa suresinin devamında ise: Sefer esnasında kâfirlerin size bir fenalık yapmalarından endişe ederseniz namazı kısaltmanızda size bir günah yoktur. Gerçekten kâfirler sizin besbelli olan düşmanlarınızdır(nisa 101). Demek ki Rabbimiz hicrete o kadar değer vermektedir ki bu uğurda namazların seferi olarak farzlarının kısaltılması gerektiğini söylemektedir. Bu sadece muhacirler için değil yolcu olan herkese verilen bir kolaylık olmuştur.

SONUÇ:
Hicret eden kişilere muhacir demiştik ama peygamberimiz muhaciri tarif ederken: Asıl muhacir günahından uzak durabilendir. Buyurarak günahtan dolayı yer değiştirmeyi de hicret saymıştır. Demek ki hem imani zorluklardan hem de günahtan dolayı kişi muhacir olabilmektedir. Niyetimiz bize bu sevabı kazandıracaktır. Biz de niyetlerimizi bu yörüngelerde şekillendirmeli ve Rabbimizin rızası eksenli yaşamalıyız. Günahtan uzak durmalı yeri geldiğinde hicret dahi edebilmeliyiz. Bunun evimizdeki televizyon günahından kaçmak için diğer odaya geçmeyi bile hicret sayabiliriz. Vesselam

Hüsrev Simavi( husrev.simavi@bedirhaber.com )

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.