KOMPLO TEORİLERİ VE GERÇEKLER GÜNÜMÜZDE İÇİÇE GİRMİŞ VAZİYETTE

KOMPLO TEORİLERİ VE GERÇEKLER GÜNÜMÜZDE İÇİÇE GİRMİŞ VAZİYETTE

Dünyayı yönetenler dünya dengelerinin üzerinde yapacakları değişiklikleri önceden tespit etmek için gelecekte uygulamak istedikleri uygulamaları maddeler olarak belirleyerek uygulamayı önce komploya sebep olacak şekilde, en hassas nokta olan toplumu ilgilendiren alanlar üzerinden denemeye sokarlar.Bu vesile ile zemin hazır hale gelir.Ve toplum beklemeye başlar. Toplumun büyük katmanları “Acaba ne olacak ?” demeye başlar.
Bu algı oluştuktan sonra güç odakları sinema ve medya üzerinden teorilerine devam ederler.İlk adımları sinema filmleri çevirmek olur.Bunun için ilk olarak sinema yönetmenleri ile anlaşırlar.Aynı zamanda entellektüel okumayı gerçekleştiren eğitim kesimi olan üniversitelere de ulaşmak için komplo teorisi yazan yazarlara kitaplar yazdırarak toplumları hazır hale getirdikten sonra sistem değişikliklerini uygulamaya koyarlar. Bunu görmek gayet basit aslında. Son yüzyıldır hâdiseleri okuyup alt alta koyduğumuzda görebiliyoruz bu yapılanları..Komplo teorisi ihtiyaç mı makyavelistler için?Evet çok önemli bir ihtiyaç zannımca.Çünkü
komplo teoricileri için müthiş bir pazar oluştu..Komplo teorileri yanlışlanmaya direnirler ve döngüsel akıl yürütme ile pekişirler.Hem teoriyi yalanlayan bulguların yokluğu hem de teoriyi doğrulayan bulguların yokluğu, teorinin doğruluğuna dair kanıt olarak yorumlanır ve bu da komploların kanıt alanından inanç (inandırma) alanına geçmelerine yol açar.

Psikolojik düzlemde makyavelizimin amacı; Amaca ulaşmak için her yolu meşru görme ve paranoya ile komplocu düşünüş arasında yüksek seviyeli bir ilişki olarak tanımlanır.
Misâl olarak bir kaç komplo üretebiliriz bu virüsle ilgili :
1- Dünya ekonomik düzenini mi değiştirecekler?
2- Ekonomik güç dengelerini mi test ettiler?
3- Bu süreçte batıp çıkacak sektörleri önceden hesapladılar bunun testini mi yapıyorlar?
4-Dünyada bu tür virüslerin kağıt para biriminden daha çok yayıldığını söyleyerek kağıt para birimini mi değiştirecekler?
6- Borsaları çökertip dünyada kullanılmayan 36 trilyon doları piyasaya mı sürecekler?
7-Dünya gündemini değiştirerek arkadan başka gündemler oluşturuluyorlar mı?
8-Grip aşısı satan ilaç sektörleri batıyordu, onları kurtaracaklar mı?
9- ABD, Çin’e ekonomik darbe vurmak için bunu abartarak dünya gündemine soktu. Buna karşın, Çin de hamle yaparak hastalığı güncelleyerek gündemde canlı tuttu.Bu defa önü alınamayıp kriz küreselleşti mi?
10- Devletlerin sağlık sektöründeki, ani hastalıkların karşısındaki ani reflex geliştirme becerilerini teste mi tabi tuttular?
11-ABD’deki güç dengelerinin kavgalarını örtmek için mi?
12- Aşıyı ürettikten sonra bütün dünyaya şu mesajı vermek mi istediler: Biz istersek güncellenen bütün hastalıklara aşı üretebiliriz.”
Bu şekilde güçlerini dünyaya göstermek mi?
13- Dev dev alışveriş merkezlerinin önünü kapatarak,gözdağı vererek, ticareti
E-ticarete dönüştürmek mi amaç?
14-Sosyal medyanın gücünün birinci güç olduğunu ilan etmek mi?
15-Dünyanın artık savaşamayacağını, her şeyin birbirine bağlı olduğunu; oturun oturduğunuz yerde (!) mesajını vermek mi istediler?
16-Dünya ekonomisine bir resesyon yaşatarak rehavete giren dünya ekonomisini yeniden şahlandırmak mı?
17-Bu süreçte dünyayı yönetememe zaafiyetini kapatmak için gündem degiştirmek mi?
Evet, dünyayı yöneten güçlü devletler ve bu devletlerin içindeki güç odakları, bu tür güç gösterilerini göstermek zorundalar yoksa 20. ve 21.yüzyılın baş döndürücü teknoloji gelişmelerine şahit oluyoruz.Dünyada şu anda gücü elinde bulunduran devletlerin teknolojik savaşmalarına sebep olmakta ve bundan dolayı da bazı kuralları gündemden düşürmemeleri gerektiğine inanıyorlar.Aslında bunun adınada Laisizim diyorlar.Açıklayacak olursak ;
1- En önemli ve temel amaç devleti yaşatmak ve gücünü devamlı olarak artırmaktır. Bu amacı gerçekleştirmek için kullanılacak her araç yasaldır.

2- Din, ahlak ve hukuk devlete bağlıdır. Amacı gerçekleştirmek için gerektiğinde devlet bunları alet olarak kullanmalıdır.

3- Devletten bağımsız ahlak ve hukuk düşünülemez. Devletin bittiği yerde, hukuk da ahlak da biter. Hukuk ve ahlak devlet için vardır.

4- Devlet bir ulusa dayanıyorsa, yeterli gücü bu kökten alabilir. Kilise devletin karşısında ya da üstünde olmamalıdır.

5- Müslüman milletleri de bu sisteme zorlama çabaları ve uğraşları bundan dolayı vermektedirler.

6- Esasen tek kutuplu bir dünya oluşturmak istemektedirler.Dinler kendi alanında yaşayabilsinler, özgürce devlet yönetimine karışmasınlar..Devletleri tek model olan demokrasi yönetimi ile yönetmek istiyorlar.Dünya güç odaklarının rönesanstan beri uğraştıkları sistem bu sistemdir.Bunu anlatmanın en hızlı dönemecine girdi dünyamız.Bu gücü de medya ile gerçekleştirmek istiyor güç odakları..Krizler,komplolar bunlardan dolayı çok hızlı yayılıyor.Bu krizler daha da artacaktır.Önümüzdeki yıllarda gerçekler ve teoriler ile içiçe yaşayacağız.

Kalın sağlıcakla..

Abdurrahman koyuncu( abdurrahmankoyuncu@bedirhaber.com )

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.