DOLAR

38,7903$% 0.02

EURO

43,4299% 0.88

STERLİN

51,6172£% 0.84

GRAM ALTIN

4.056,63%0,54

ONS

3.251,95%0,49

BİST100

9.700,17%-0,48

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK 12°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwin betonred bizbet
a

İrade ve Duygular Arasında İnsan Olmak

0

BEĞENDİM

İnsan, duygusal bir varlık olarak yaratılmıştır. Duygular, birçok iyiliğe öncülük edebildiği gibi, insanı birçok yanlışa ve kötülüğe de sürükleyebilir. Ancak insanda akıl ve irade devrede olduğunda, duyguların ateşi söndürülebilir ve hatalar önlenebilir. Akıl iradeye hakim kılınmadığında ise duygular iradeye hakim olur ve hataların birçoğu bu yenilginin ürünü olarak ortaya çıkar.

Bilerek ya da bilmeyerek hata yapmak, canlılar arasında insana mahsus bir davranıştır. Çünkü akıl vasıtasıyla insana irade bahşedilmiştir ve bu irade, yüksek faziletlerle donatılmıştır. İnsan, toprak gibidir; her şeyi pozitif yaklaşımla kendinde eritip güzelliğe dönüştürebilir. Bunu da iradenin gücü ile yapabilir. Nasıl ki toprak, kendisine atılan her şeyi sterilize eder ve yeniden hayata merhaba der, insan da irade ile hareket ettiğinde muhteşem değerlere ulaşabilir.

İrade ile hareket eden insan, tüm canlılara hükmetme gücünü elde edebilir. Bu güç, yaratıcı tarafından insana verilmiş ve onu en kıymetli varlık olarak tanımlamıştır. İnsan, takva ile meleklerin üstünde bir makama sahip olabilir. Ancak duygularımıza mağlup olduğumuzda, bu hakikati görebiliriz. İrade olmasaydı, diğer canlılardan farkımız olmazdı; ne cennet kaygımız ne de cehennem korkumuz olurdu. Tek⁷ gayemiz yeme, içme ve üremeden ibaret olurdu.

Peygamberimizin bir hadisi vardır: “İnsanlar kusursuz olsalardı, sıfır hata ile yaşasalardı Allah (c.c) tüm insanları helak eder, yerlerine yeni kavimler yaratırdı.” Bu nedenle geçmişteki hatalarını düşünüp kendini heder etme. Sadece Rabbin’den özür dile ve tövbe et. Tövbe edenleri Allah sever. Peygamberimiz der ki: “İnsanoğlunun her biri hatakârdır. Ancak hatakârların en hayırlısı tövbekâr olanlarıdır.” (Tirmizi)

“De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok mağfiret edici, çok merhamet edicidir.” (Zümer, 39/53)

Mümin isen korkma ve ümitsiz olma. Seni yaratan Rabbin’e sığın. Korkunu ilah edinip yeise düşme. Bilmediğin dünya ve ahiret geleceğini öne almaya kalkışma. Çünkü ne geçmiş ne de gelecek senin iradenle şekillenmez. Geçmişin bitmiş, geleceğin ise gayptır; her ikisi için de umutsuz olma. Umutlu olmak istiyorsan anı doğru yaşa. Anı doğru yaşarsan, gelecekte geçmişin senin umutlarına hizmet eder.

Hayat, geçmişin pişmanlıklarına ve geleceğin belirsizliklerine takılmakla harcanmamalıdır. Her insanın hayatında hatalar yapması doğaldır; önemli olan bu hatalardan ders çıkararak ileriye bakmaktır. Geçmişte yapılan hataları sürekli düşünmek, insanın ruh sağlığını olumsuz etkiler ve kendine olan güvenini zedeler. Oysa, geçmişteki hatalardan alınan dersler, gelecekte daha iyi kararlar alabilmenin anahtarıdır.

Gelecek ise belirsizdir ve kontrol edilemez. Gelecekle ilgili endişelenmek, insanın şu anki yaşantısına olumsuz yansır. Bu nedenle, gelecekle ilgili kaygıları bir kenara bırakmak ve anı yaşamak en doğrusu olacaktır. Anı yaşamak, insanın kendi hayatına ve sevdiklerine daha fazla odaklanmasını sağlar. Böylece, anın değerini bilmek ve her anı dolu dolu yaşamak, kişinin hem kendisi hem de çevresi için daha olumlu sonuçlar doğurur.

Umutlu olmak, insanın hayata karşı olan tutumunu belirler. Umudu kaybetmemek, zor zamanlarda bile insanın ayakta kalmasını sağlar. Eğer insan anı doğru yaşarsa, geçmişteki deneyimler ve gelecek planları, kişinin umutlarına hizmet eder. Bu da insanın yaşamdan daha fazla keyif almasını ve daha anlamlı bir hayat sürmesini sağlar.

Sonuç olarak, geçmişteki hatalara takılmadan ve geleceğin belirsizliğine kapılmadan, anı doğru yaşamak en önemli şeydir. Geçmiş ve gelecek yerine, içinde bulunduğun anı duyğusal olarak değil iradeyle onun farkında ol ve onu en iyi şekilde değerlendir. Böylece, hem geçmişin elemlerinden kurtul hem de geleceğin kayğılarından kurtul böylelikle anın senin umutlarına hizmet etmiṣ olacaktır.

14 Temmuz 2024
Helsinki
M. Abdurrahman Koyuncu

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.