“İNAN’ıyorsanız Üstünsünüz”

0

BEĞENDİM

0

Hafta boyu dillerde, makalelerde, twitlerde, faceebook paylaşımlarında “4 yıldıza 5 var” sloganı dolaştı durdu. Şampiyonluk için kenetlenmiş Galatasaray camiası artık geri sayıma başlamıştı. Bu geri sayımın şampiyonlukla biteceğine tüm takım, milyonlarca taraftarı, kaptanlarının soyadında verdiği mesaj doğrultusunda, birlikte inanmıştı. Bu yolun dönüşü olmayacaktı.

Geçtiğimiz hafta en son maçı Galatasaray oynadı. Tüm rakipleri istediği puanları almış sıralarını savmış, ağızları açık, Galatasaray maçından bir puan kaybı haberi gelir mi diye beklediler. Açık ağızlar sadece avuç yalamaya yaradı ve Galatasaray rahat bir galibiyet aldı. Bu hafta ise ilk maçı oynayan Galatasaray kendinden sonra maç yapacak rakiplerine net bir mesaj vermek için sahaya çıktı.

Torku Konyaspor şeker gibi bir rakip Galatasaray için. Zira Cim Bom, sahasında Konyaspor’a 13 maçta hiç yenilmemiş sadece 1 beraberlik vermişti. Bu maçta da kolay bir galibiyet alacağı fikri hemen herkeste hakimdi. Benimde içinde bulunduğum bir çok kişi, sezonun skoru olan 4-0 ile maçın biteceğini, hatta geçen hafta Barcelona’nın yaptığı gibi 8 gol atabileceğimizi bile söylüyordu. Arenadaki binlerce taraftar ile ekran başında maçı takip eden seyirciler maça bu coşku ile başladılar.

Aykut Kocaman ise, talebelerini sıkı bir defans anlayışı ile sahaya sürmüş, galibiyet zor hiç olmazsa beraberlik alıp FB’ye bir katkımız olsun, eski günlerin hatırı var anlayışıyla sahaya sürdü.

Asıl soru şu: Farklı bir galibiyet mi, yoksa rakiplerin artık ellerini oğuşturdukları, ‘artık bu iş bitti’ dedikleri, ‘Cim Bom artık toparlanamaz, şampiyonluk bize kalır’ dedikleri bir anda, İNAN’mış bir gurup futbolcunun İNAN’mış kaptanları öncülüğünde son dakikalarda sadece sahadaki değil ekran başındaki rakiplere de öldürücü tek pençe ile hadlerini bildirip, içlerinde yeşeren umutları yerle bir etmesi mi daha güzel olur?
Maç başında farklı düşünüyordum ama, maç boyunca stresten, parmaklarda tırnak, tabaklarda çerez, koltuklarda yastık, ceplerde bozuk para bırakmayan, Galatasaray taraftarının koltuğa yapışıp kalarak sevinebildiği ve sezonun en uzun oooohhh’unu çektiğni, bunun karşılığında rakip taraftarların ise Aslan pençesini beynine yemiş gibi sarsılmalarını görünce galiba bu sonuç daha iyi oldu dedim.

Sezon sonuna yaklaştığımız bu dönemlerde kimse takımdan daha güzel futbol biz yazarlardan da teknik değerlendirme beklemesin. Başta Hamza Hamzaoğlu olmak üzere Teknik heyetin tamamı, yedeklerle birlikte sahadaki futbolcular üzerlerine düşeni fazlasıyla yaptılar. Kolay kazanılan maçlar geride kaldı. Bu hafta edindiğimiz tecrübe zor maçları da kesinlikle kazanabilecek bir takım olduğumuz duygusudur. Üstelik Galatasaray başkaları gibi uzatmanın bitmesinden sonra değil, maç esnasında atılan golle bunu başardı.
Her maç sahasını düğün yeri gibi süsleyen Galatasaray taraftarı anneleri unutmadı. Onların bu güzel gününü insanlığın en şereflisi Hz. Muhammed Mustafa’nın (S.A.V) “Cennet anaların ayakları altındadır” hadisini tribünlere asarak kutladı.

Hadisle başladık ayetle bitirelim. “Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanmışsanız, üstün gelecek olan sizsiniz.”(Âl-i İmran, 3/139) Galatasaray galibiyete inanmış bir kadro, kaptanı Selçuk İNAN’ın bu inancın yansıması bir oyun ve attığı kafa golü ile galibiyeti kazandı. Bu inanç bizi kolaylıkla şampiyonluğa götürür.

“4 yıldıza 5 var” sloganı ile başlayan hafta “4 Yıldıza 4 kaldı” sloganı ile bitti. Rakiplerin maçlarının sonuçları hiç umurumda değil. Hafta sonu oturup ellerimde mısırla keyifle SelçuK İNAN’ın golünü ve bol film izleyeceğim.

twitter: @cetintarikGS