Bedir Haber

İmanın Temel Esaslarından, Zekât

İmanın Temel Esaslarından, Zekât
Hasan As( hasan.as@bedirhaber.com )
200 views
06 Temmuz 2015 - 12:10

Namazdan sonra zekât İslam’ın en önemli parçasıdır. İslam bu iki büyük direk üzerine kurulmuştur. Eğer bunlar yıkılırsa İslam’ın ayakta kalması çok zor olur. Zekâtını vermeyenin, malı ve nefsi kirli kalır. Yüreği daralır şükredemez olur. Allah’a değil mala tapmaya başlar.

Namaz ve zekâtla bütünleşmedikçe, şüphesiz ki kelime-i Şahadeti söylemenin hiçbir önemi yoktur. İlk Halife Hz. Ebu Bekir(ra), Allah’a ve elçisine inanıp namaz kıldıkları halde zekât vermeyi reddeden Müslümanlara karşı silah çekmekte hiç tereddüt etmemiştir. Ebu Bekir(ra) şöyle demiştir:
“Allah aşkı için! Eğer bu insanlar Hz. Muhammed(as) zamanında verdikleri zekâtı şimdi vermiyorlarsa bu, bir devenin bağlandığı ip bile olsa, onu kılıcımla alacağım.” (Ebu Davud)

Zekât vermeyi reddetmek İslam’da bir putperestlik işareti sayılmıştır. İman, namaz ve zekât inanan toplumun temelini oluşturur.

فَاِنْ تَابُوا وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتَوُا الزَّكٰوةَ فَاِخْوَانُكُمْ فِى الدّٖينِ وَنُفَصِّلُ الْاٰيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْلَمُونَ
“Fakat tövbe edip, namazı kılar ve zekâtı verirlerse, artık onlar sizin din kardeşlerinizdir. Bilen bir kavme âyetleri işte böyle ayrı ayrı açıklarız.”(Tövbe–11)

اَلَّذٖينَ لَا يُؤْتُونَ الزَّكٰوةَ وَهُمْ بِالْاٰخِرَةِ هُمْ كَافِرُونَ
“Onlar zekâtı vermeyen kimselerdir. Onlar ahireti de inkâr ederler.”(Fussilet–7)

Bu dünyada doğru yolda yürümek için üç temel esas gereklidir. Kur’anı açtığımız zaman bununla ilgili ayetleri görürüz.

اَلَّذٖينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُقٖيمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَ
“Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimizden de Allah yolunda harcarlar.” (Bakara–2,3)

Görünmeyene inanmak, yani Allah, ahiret ve vahiy gibi gerçeklere inanmak demektir. Burada üç esas sayılmaktadır; Gabya inanmak, namazı kılmak, Allah yolunda harcamaktır.

لَنْ تَنَالُوا الْبِرَّ حَتّٰى تُنْفِقُوا مِمَّا تُحِبُّونَ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ شَیْءٍ فَاِنَّ اللّٰهَ بِهٖ عَلٖيمٌ
“Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu bilir.”(Âli İmran–92)

اَلشَّيْطَانُ يَعِدُكُمُ الْفَقْرَ وَيَاْمُرُكُمْ بِالْفَحْشَاءِ وَاللّٰهُ يَعِدُكُمْ مَغْفِرَةً مِنْهُ وَفَضْلًا وَاللّٰهُ وَاسِعٌ عَلٖيمٌ
“Şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size, çirkinliği ve hayâsızlığı emreder. Allah ise size kendi katından mağfiret ve bol nimet va’dediyor. Şüphesiz Allah, lütfü geniş olandır, hakkıyla bilendir.”(Bakara–268)
Böylece seçmemiz için bize iki yol gösteriliyor. Biri iyiliğin ve erdemin olduğu Allah yolu, bu yolda başarı için aklı ve parayı Allah yolunda harcamak gerekiyor. Diğeri ise şeytanın yoludur ki, bu yolda paraya tapmak ve onu biriktirip yığmaktır.

### Allah için harcamanın genel prensipleri

1-Sadece Allah için harcayın. Sadece Onun kabul etmesi için harcama yapmaktır. Alkışlanmak, fakiri kullanmak için değil.

لَيْسَ عَلَيْكَ هُدٰیهُمْ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ يَهْدٖى مَنْ يَشَاءُ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ خَيْرٍ فَلِاَنْفُسِكُمْ وَمَا تُنْفِقُونَ اِلَّا ابْتِغَاءَ وَجْهِ اللّٰهِ وَمَا تُنْفِقُوا مِنْ خَيْرٍ يُوَفَّ اِلَيْكُمْ وَاَنْتُمْ لَا تُظْلَمُونَ

“Onları hidayete erdirmek sana ait değildir. Fakat Allah, dilediğini hidayete erdirir. Hayır, olarak ne harcarsanız, kendiniz içindir. Zaten siz ancak Allah’ın rızasını kazanmak için harcarsınız. Hayır, olarak her ne harcarsanız -hiç hakkınız yenmeden- karşılığı size tastamam ödenir.” (Bakara–272)

2- iyiliğinizi yüze vurmayın. Onlardan bunu takdir etmelerini beklemeyin. Onların duygularını incitmeyin.

يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا تُبْطِلُوا صَدَقَاتِكُمْ بِالْمَنِّ وَالْاَذٰى كَالَّذٖى يُنْفِقُ مَالَهُ رِئَاءَ النَّاسِ وَلَا يُؤْمِنُ بِاللّٰهِ وَالْيَوْمِ الْاٰخِرِ فَمَثَلُهُ كَمَثَلِ صَفْوَانٍ عَلَيْهِ تُرَابٌ فَاَصَابَهُ وَابِلٌ فَتَرَكَهُ صَلْدًا لَا يَقْدِرُونَ عَلٰى شَیْءٍ مِمَّا كَسَبُوا وَاللّٰهُ لَا يَهْدِى الْقَوْمَ الْكَافِرٖينَ
“Ey iman edenler! Allah’a ve ahiret gününe inanmadığı hâlde insanlara gösteriş olsun diye malını harcayan kimse gibi, sadakalarınızı başa kakmak ve gönül kırmak suretiyle boşa çıkarmayın. Böylesinin durumu, üzerinde biraz toprak bulunan ve maruz kaldığı şiddetli yağmurun kendisini çıplak bıraktığı bir kayanın durumu gibidir. Onlar kazandıklarından hiçbir şey elde edemezler. Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmez. (Bakara–264)

3- Sadece iyi şeyler verin. Helal yoldan kazanılmış olanları verin. Eski kullanılmayan ve kötü şeyleri vermek yoktur.

يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اَنْفِقُوا مِنْ طَيِّبَاتِ مَا كَسَبْتُمْ وَمِمَّا اَخْرَجْنَا لَكُمْ مِنَ الْاَرْضِ وَلَا تَيَمَّمُوا الْخَبٖيثَ مِنْهُ تُنْفِقُونَ وَلَسْتُمْ بِاٰخِذٖيهِ اِلَّا اَنْ تُغْمِضُوا فٖيهِ وَاعْلَمُوا اَنَّ اللّٰهَ غَنِىٌّ حَمٖيدٌ
“Ey iman edenler! Kazandıklarınızın iyilerinden ve yerden sizin için çıkardıklarımızdan Allah yolunda harcayın. Kendinizin göz yummadan alıcısı olmayacağınız bayağı şeyleri vermeye kalkışmayın ve bilin ki Allah, her bakımdan zengindir, övülmeye lâyıktır.”(Bakara–267)

4- Dikkat çekmeden gizlice verin. Açıkça vermek yasak değildir ama gizlisi daha makbuldür. Çünkü nefis gösteriş bataklığına dalabilir.
اِنْ تُبْدُوا الصَّدَقَاتِ فَنِعِمَّا هِىَ وَاِنْ تُخْفُوهَا وَتُؤْتُوهَا الْفُقَرَاءَ فَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ وَيُكَفِّرُ عَنْكُمْ مِنْ سَيِّپَاتِكُمْ وَاللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبٖيرٌ

“Sadakaları açıktan verirseniz ne güzel! Fakat onları gizleyerek fakirlere verirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır ve günahlarınızdan bir kısmına da keffaret olur. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.”(Bakara–271)

5- Verdiklerinizi kötüye kullandırtmayın. Verilen paralar alkol, kumar gibi kötüye gitmemelidir. Verilen kişiler kötü alışkanlıklar yapmamalıdır. Buna dikkat çekilmektedir.
وَلَا تُؤْتُوا السُّفَهَاءَ اَمْوَالَكُمُ الَّتٖى جَعَلَ اللّٰهُ لَكُمْ قِيَامًا وَارْزُقُوهُمْ فٖيهَا وَاكْسُوهُمْ وَقُولُوا لَهُمْ قَوْلًا مَعْرُوفًا
“Allah’ın, sizin için geçim kaynağı yaptığı mallarınızı aklı ermezlere vermeyin. O mallarla onları besleyin, giydirin ve onlara güzel söz söyleyin.”(Nisa–5)

6- Borçlulara rahatsızlık vermeyin. Borç verdiğiniz fakiri, borcunu ödemesi için zorlamayın. Güç durumda kalmaması içir biraz daha zaman tanıyın. Eğer ödeyemeyecek durumda ise ve sizin de o paraya ihtiyacınız yoksa bağışlamanız daha hayırlıdır.
وَاِنْ كَانَ ذُو عُسْرَةٍ فَنَظِرَةٌ اِلٰى مَيْسَرَةٍ وَاَنْ تَصَدَّقُوا خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ تَعْلَمُونَ
“Eğer borçlu darlık içindeyse, ona eli genişleyinceye kadar mühlet verin. Eğer bilirseniz, (borcu) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır.”(Bakara–280)

7- Ailenize gereken ilgiyi gösterin. Aile ve çocuklarınız açken başkalarına yardım edemezsiniz. Sizin ve ailenizin sade bir hayat sürmesi, artınının dağıtılması esastır.
وَالَّذٖينَ اِذَا اَنْفَقُوا لَمْ يُسْرِفُوا وَلَمْ يَقْتُرُوا وَكَانَ بَيْنَ ذٰلِكَ قَوَامًا

“Onlar, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onların harcamaları, bu ikisi arası dengeli bir harcamadır.”(Furkan–67)

8- Hak edene veriniz. Allah’ın belirlediği, yardımınızı hak eden kişileri belirleyin.
اِنَّمَا الصَّدَقَاتُ لِلْفُقَرَاءِ وَالْمَسَاكٖينِ وَالْعَامِلٖينَ عَلَيْهَا وَالْمُؤَلَّفَةِ قُلُوبُهُمْ وَفِى الرِّقَابِ وَالْغَارِمٖينَ وَفٖى سَبٖيلِ اللّٰهِ وَابْنِ السَّبٖيلِ فَرٖيضَةً مِنَ اللّٰهِ وَاللّٰهُ عَلٖيمٌ حَكٖيمٌ

“Sadakalar (zekâtlar), Allah’tan bir farz olarak ancak fakirler, düşkünler, zekât toplayan memurlar, kalpleri İslâm’a ısındırılacak olanlarla (özgürlüğüne kavuşturulacak) köleler, borçlular, Allah yolunda cihad edenler ve yolda kalmış yolcular içindir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Tövbe–60)

9- İsteksiz ve kızarak verme.
وَمَا مَنَعَهُمْ اَنْ تُقْبَلَ مِنْهُمْ نَفَقَاتُهُمْ اِلَّا اَنَّهُمْ كَفَرُوا بِاللّٰهِ وَبِرَسُولِهٖ وَلَا يَاْتُونَ الصَّلٰوةَ اِلَّا وَهُمْ كُسَالٰى وَلَا يُنْفِقُونَ اِلَّا وَهُمْ كَارِهُونَ
“Harcamalarının kabul edilmesine, yalnızca, Allah’ı ve Resulünü inkâr etmeleri, namaza ancak üşene üşene gelmeleri ve ancak gönülsüzce harcamaları engel olmuştur.” (tövbe–54)

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
หนัง JAV UNCENSOREDหนังAV JAV JAPANXXX หนังโป๊ญี่ปุ่น หนังXXX หนังหนังav ดูหนังโป๊ญี่ปุ่น หนังxญี่ปุ่นหนังAV JAV หนังโป๊ญี่ปุ่น หนัง JAV CENSOREDtürk ifşatürk pornoหนังavหนัง JAV CENSOREDหนัAV JAV JAPANXXX หนังป๊ญี่ปุ่น หนังXXX หนัง Rate R HD

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.

maltepe evden eve nakliyat

ensest porno