İhlas ve İktisadın Sembolü: Sanki Yedim Camii

İhlas ve İktisadın Sembolü: Sanki Yedim Camii

İstanbul’un Kocamustafapaşa semtinde küçük bir mahalle mescidi olan Sankiyedim Camii’nin en kayda değer özelliği, ilgi çekici hikâyesidir. Kanûnî Sultan Süleyman devrinde Mimar Sinan’ın inşa ettiği camiyi, II. Abdülhamid devrinde Serasker Rıza Paşa ihya ettirmiş, Balkan ve I. Dünya Savaşı sırasında harap olduktan sonra da Süedâ Hanım adlı bir kişi tarafından tekrar onarılmıştır. Bu sürekli değişiklikler, yapıdaki Mimar Sinan üslûbunu büyük ölçüde kaybettirmiştir. Camiin orijinal halinden günümüze yalnız mihrap üstündeki kitâbeli çiniler; bir de camiin hikâyesi ulaşabilmiştir. Rivayete göre orta halli bir esnaf olan Keçecizâde Hayreddin Efendi, büyük camileri görüp imrenerek kendisi de bir câmi’ yaptırmak ister. Ama ne hâli ne de maddi durumu buna müsaittir. Çözümü nefsinin arzularını dizginleyerek para biriktirmekte bulur. Ne zaman ki canı bir şey istese: ‘Sanki yedim!’ der ve parasını bir kenara koyar. Bu yolla 20 yıl boyunca biriktirdiği paralarla camiyi yaptırır ve amacına ulaşır. Bu menkıbe dilden dile dolaşır ve cami bu isimle anılmaya başlar.

SÖZÜN ÖZÜ

İnsan denen şahsiyet, köklerini maziye salmış bir ağaç gibidir. Kökler yüz yılların derinliğine gömülürse şahsiyet büyüktür. Bin yılları aşarsa şahsiyet harikadır.

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.