34,9739$% 0.16
36,7420€% 0.28
44,1241£% -0.32
2.974,72%-1,04
2.647,78%-1,18
10.125,46%0,66
**Aşk nedir?**
Bilindiği üzere, aşk denilen aşırı sevgi duygusu, duygusal şehevî arzulardan çok farklı bir gerçektir. Genellikle aşk, kişinin iradesi dışında, insanın kalbine-davetsiz misafir olarak- gelip yerleşen bir olgudur. Bu işte, muhatabın gerçek güzelliğinden ziyade, gönlün kabulüne göre izafî bir güzellik söz konusudur. Gözü kör olan aşkın cazibesine kapılan kişinin gözünde, sırf sevgilisinin güzelliği vardır. Bazen cinnete varan bir durum söz konusu olabilir ve akıl tamamen bloke edilebilir.
İnsanın iradesi dışında gelip kalbini kemiren aşk olgusu aynı zamanda –imtihanın bir versiyonu olarak- bir nevi kalbî/ruhî bir hastalık olarak da kabul edilebilir.
Pek çok âşık, maşukunun üzerindeki fanilik damgasını gördükten sonra, Hz. İbrahim (as) gibi “Ben biraz görünüp, arkasından kaybolan fani maşukları sevmem.” demiş, mecazî sevgililer yerine hakîkî sevgili olan Allah’a yönelmiştir.
**Aşık olmak günah mıdır?**
Aşık olmak günah değildir. Ancak mukaddes şeyleri feda edecek kadar tapar gibi sevmek doğru değildir. Eğer evlenme imkanınız ve onu dini ölçüler dairesinde istedip almanız mümkünse hemen istetmenizi öneririz.
Hakkımızda neyin hayırlı olduğunu bilemeyiz. Belkide mutlaka olmasını istediğimiz bir şeyin sonradan keşke olmasydı deme ihtimali vardı. Bu nedenle isterken hayırlısını istemek olmazsa sabır ile beklemek en güzelidir. Hz. Meryemin annesi bir erkek evlat istemişti. Allah ona bir kız verdi. O çok üzülmüştü. Şimdi o annemize sorsak “sen erkeklerden onlarca ama kızlardan bir tane Meryem hangini istersin” elbette tek Meryem’i isteyecektir. Çünkü kızı peygamber annesi oldu.
**Helal flört var mı?**
“Flört” Müslümanlarların lügatında yeri olan bir kelime olmadığı gibi, ifade ettiği mânâ da Müslümanlarda hayat bulan bir olay değildir. Flörte kimler ne mânâ yüklerse yüklesin. İslâm böylesine hissi bir konuda erkekle kadına sınırlar çizer ve Efendimizin (asm) meşhur ikazı iki tarafı da kesin ölçülerle korumaya alır, muhafaza eder. Nedir Efendimizin kesin ve çok makul olan ikazı?
**– Yabancı bir kadınla bir erkek iki ikiye, baş başa kalırlarsa üçüncüleri şeytandır!**
Evet, biribirine yabancı iki karşı cinsin tenha bir yerde baş başa kalışları; hislerinin isyanına, yaratılışta var olan duyguların ayaklanmasına vesile teşkil eder. Cinsi hislerin ayaklanması ve isyanından sonraki safhaları ise kimse kestiremez. Nerede başlar, nerelere kadar gider. Zaten toplum hayatındaki pişmanlıkların, hatta cinayetlerin ve kötülüklerin büyük çoğunluğunun bu ikaza kulak asmayıştan, aradaki sınırı aşıp taşmaktan
kaynaklandığı da yaşanan günlük olaylarla sabittir.
Bunun istisnası yok mu, her kadın, her erkek böyle mi?
Elbette öyle bir iddiamız olmaz. Elbette her kaidenin istisnası olur. Lakin istisnalar hep müstesna kalır, umumi hükmü değiştirmez. Bildiğim gerçek odur ki, kadın kendisini şaibe altına sokacak laubaliliklerden uzak kalmalı, kolay elde edilen, kolayca da terk edilen eğlence metaı haline gelmemelidir.
Bilindiği üzere kolay elde edilen şeyin kıymeti pek bilinmez, kolayca da terk edilmesinde mahzur düşünülmez. Değerli şeyler ise hep zor elde edilir, böylece de kolayca terk edilmezler. Kadın değerlerin en yücesi, itibarını korunması lazım gelenlerin de en önde gelenidir. Kadının bir gün falanın yanında, öteki günü de filanın kolunda olması, bir başka gün ise kimin yanında olacağının bilinmez hale düşmesi, onu hayatı boyunca itibarsızlığa mahkum eder. Bir değerli hayatı böylesine değersiz ve itibarsız hale düşüren şeye ise siz ister flört deyin, isterse başka bir şey; ne savunulur ne de sonucu basite alınacak bir doğallık olarak görülebilir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.