HACAMAT NEDİR?

0

BEĞENDİM

0

Hacamat, vücudun belirli bölgelerinden kanın alınması işlemi olup, tıbbi ve dini uygulamalar arasında yer alır. İbn Kayyim el-Cevziyye (1292-1350), “Zadü’l-Mead” adlı eserinde, hacamatın yüzeysel kanı temizlemede daha etkili olduğunu, derinlemesine temizlik için ise flebotominin (damar açılması) daha uygun olduğunu belirtmiştir. (İbn Kayyim, Zadü’l-Mead, 4/50)

HACAMAT HAKKINDA HADİSLER

1. “مَا مَرَرْتُ لَيْلَةَ أُسْرِيَ بِي بِمَلَإٍ إِلَّا قَالُوا: يَا مُحَمَّدُ مُرْ أُمَّتَكَ بِالْحِجَامَةِ” “Miraca çıkarıldığım gece, uğradığım her topluluk bana: ‘Ey Muhammed, ümmetine hacamatı tavsiye et!’ dediler.” (İbn Mace, 824-887) Değerlendirme: El-Arnavut (1931-2010), bu hadisi sahih olarak değerlendirmiştir.
2. “اِحْتَجَمَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، وَأَعْطَى الْحَجَّامَ أَجْرَهُ” “Nebî (s.a.v.) hacamat yaptırdı ve hacamatçıya ücretini ödedi.” (Buhari, 810-870; Müslim, 815-875)

HACAMAT İÇİN TAVSİYE EDİLEN GÜNLER

Hacamat için tavsiye edilen günlerle ilgili şu hadis aktarılmıştır:

“مَنْ اِحْتَجَمَ لِسَبْعَ عَشْرَةَ، أَوْ تِسْعَ عَشْرَةَ، أَوْ إِحْدَى وَعِشْرِينَ، كَانَتْ شِفَاءً مِنْ كُلِّ دَاءٍ” “Kim, hicri ayın on yedinci, on dokuzuncu veya yirmi birinci günlerinde hacamat yaptırırsa, bu her türlü hastalık için şifa olur.” (Ebu Davud, 817-889)

Bu günlerin haricinde hacamat yaptırmakta herhangi bir sakınca yoktur. Sünnet açısından da bir sorun teşkil etmez. Ancak belirtilen günlere riayet edilmesi, sevabın artmasına vesile olabilir. Şifa açısından ise günün önemi olmaksızın hacamatın faydalı olacağı kabul edilir.

HACAMAT VE MODERN TIP

Hacamat, modern tıp açısından incelendiğinde, kanın arındırılması ve dolaşımın iyileştirilmesi gibi faydalar sunduğu gözlemlenmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şu şekilde buyurmuştur:

“اَلشِّفَاءُ فِي ثَلَاثٍ: شَرْبَةُ عَسَلٍ، وَشَرْطَةُ مِحْجَمٍ، وَكَيَّةُ نَارٍ، وَأَنَا أَنْهَى أُمَّتِي عَنِ الْكَيِّ” “Şifa üç şeydedir: Bal içmek, hacamat yaptırmak ve ateşle dağlamak. Ancak ben ümmetimi dağlamadan men ederim.” (Buhari, 810-870)

İbn Kayyim (1292-1350), bu hadis üzerine şu yorumu yapar:

“Hastalıklar ya kan fazlalığından kaynaklanır ya da safra, balgam veya sevdadan (kara safra) ileri gelir. Kan fazlalığı durumunda tedavi, kanın alınmasıyla; diğer durumlarda ise uygun ishal edici ilaçlarla sağlanır.” (İbn Kayyim, Zadü’l-Mead, 4/63)

SONUÇ

Hacamat, hem dini hem de tıbbi bir tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir. Modern tıp, hacamatın kan dolaşımını düzenleme, toksinleri atma ve bağışıklık sistemini destekleme gibi faydalarını desteklemektedir. Bunun yanı sıra, hacamat sadece kirli kanın atılmasını sağlamaz; aynı zamanda vücutta biriken ölü hücreleri ve toksinleri temizler, zayıflayan kılcal damarları harekete geçirerek vücudu adeta bir temizlik sürecinden geçirir. Bu etkileri sayesinde hacamat, vücudun doğal iyileşme sürecini destekler. Hacamatın faydaları ile alakalı bilimsel araştırmalar daha fazla delil gerektirmektedir. Dolayısıyla hacamat, geleneksel ve tamamlayıcı tıpta önemli bir yere sahiptir.