Gül ve Bülbül (2)

Gül ve Bülbül (2)

Gün yeni umutlar parlaktı
Yeni bir şafak sokmuştu
Yine capcanliydi hayat
Bülbül umitliydi gülden
Hiç siler miydi seven sevdigini gönülden
Güneşin pariltisiyla birden sıçradı yerinden
Hiç düşünmeden tereddütsüz
Gidiyordu gül bahçesine gönlü pürüzsüz
Sanki bir gizli güç kosturuyordu sorgusuz
Soluk soluga yüreğinde türlü umutlar
Sanki gökyüzü bir boşlukta yoktu bulutlar
Seviyorum dedi içinden
Artık dinsin gönlümün harı
Sevda ikliminin yok mudur baharı
Gülüm bir kez gülsün yeter ki eritirim dağı
Sonsuz hasretle , düşünmedi ne dikeni ne harı
Yüreğinde dağıttı bütün Efkarı
….
Bülbülün ah ı efganı Yakmisti gül ün gonlunu
Artık o da ayrılık ateşiyle yanmisti arıyordu bülbül ü
Bir gorumluk lahzaya verirdi ömrünü
Dertli dertli söylüyordu sözünü
Sevmek ateş imiş har imiş yürekleri daglarimis
Gül deyip de geçmeyin , rengi neden al imiş
Bir ateş ki içinde volkan gibi nar imiş
….
Gül hasret ateşiyle yanarken
Bülbül de gülü hasretle aradı
Yoruldu bedeni kıpır kıpır dı yüreği
İçi gecmis baygindi bedeni
Bilmedi nedir nedeni
Yine eski sevda şarkilariyla kaybetti kendini
Hasret özlem yüklü mırıltılar esir etti benliği
Sadece otuyordu bülbül içerden geleni
Bir içli ses duydu gül esir oldu ruhu
Bir aşk mazisi vardı sanki, gözde buğu
İcindeki hasret ateşini dindirecekti
Yakındı bülbül otağı
Gün yeni umutlarla parlaktı
Yeni bir şafak sökmüştü
Yine capcanlıydı hayat
Bülbül ümitliydi gülden
Hiç siler miydi seven sevdigini gönülden
Güneşin pariltisiyla birden Sıçradı yerinden
Hiç düşünmeden…..

Gül kizardikca kızardı yandikca yandı
Sevda bu kolay mı yurekteki olaydı
Her nagmede bülbül andı
Ömür son bahardir sandi
Icindeki aşk gülü bütün gülzara tanıttı
Goncalarda güller bahcevanda tanıdı
Artık o bahçede:
Bir başka gül, bir yanık gönül vardı.
…..
Bülbül dayanamadı ayrılığın elemine.
Son bir ümitle cesaretini topladı
Dedi bakayım sevdicegin yerine
Bütün güzelliğini takinip yüreğine
Gulizara uzaktan baktı ki ne göre
Kipkizil bir gül yanmış yakilmis
Çaresiz bir goncaya sarılmış
Gönül sanki dertliden anlamış
Hasret makamında bir ötüştü başlamış
Bütün hayat durdu hilkat sustu
Bir tek ses, birde semada hasret kokusu
Gül her dem yandı içerden, gelse ölüm artık yoktu korkusu
Bülbül baktı gülün haline
Gül ün hali olmuş bir virane
Hasret şarkıları birden sustu
Bir vaveyladır bütün güller perişan
Bülbül nasıl uçtu Yıldırım gibi hemen
Baktı sevdigi yanmış, suskun Gülistan
Yaklaşınca bülbül sanki gül meydan okudu ölüme
Son bir cesaretle hoş geldin dedi bülbülüne

Edip Muhit Söyler( edipmuhit.soyler@bedirhaber.com )

YORUM ALANI

Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.