35,5594$% 0.16
36,5618€% -0.36
43,2938£% -0.53
3.080,73%-0,39
2.700,74%-0,53
9.977,94%1,13
Şampiyonlar liginde oynadığı oyunun karşılığını puan olarak alamayan Aslan lige Çaykur Rizespor maçı ile döndü. Sarı-Kırmızılı ekip, kolay gözüken maçta deplasmanda sadece bir lig maçı olmayan Çaykur Rizespor ile kozlarını paylaşacak. Olası bir mağlubiyet hem şampiyonlar liginde hem Süper ligde çöküşün başlangıcı olabilirdi. Avrupa’daki yoğun performansa alışık olmayan rakiplerinin olası puan kaybıyla liderlik koltuğuna oturacak olan Galatasaray; bu galibiyetle şampiyonluk yolundaki rakipleri Beşiktaş ve Fenerbahçe’yi baskı altına almayı hedeflemişti.
Karadeniz’de gol fırtınası erken başladı. 4. Dakikada Podolski ile duvar pasına giren Sneijder, içeriye girmeden müthiş bir şut çıkardı ve top ağlarla buluştu. Herşeyin yolunda gideceğinin işareti olan bu erken gelen golden sonra takım epeyce rahatladı. Golden sonra bulunan pozisyonların harcanması, yapılan topuk pasları bunun işareti idi.
Güzel başlayan gecenin uğursuz biteceğinin işareti 18. dakika’da Galatasaray’ın en önemli oyuncusu Selçuk İnan bacağında yaşadığı bir çekme nedeniyle oyuna devam edememesi oldu.. Yerini Jose’ye bırakması telefi edilebilirdi. 4 dakika sonra sorun yaşadığımız defansın bel kemiği Hakan Balta’nın sakatlık yaşaması ise kara bir gecenin habercisi oldu. Tabi arada birde yenen talihsiz gol var. Hamza hocanın vefasız talebesi Mehmet Akyüz, net bir vuruşla skora dengeyi getirirken kabusu da haber verir gibiydi.
Durmun ciddiyetini anlamayan ve ilk şoku üzerinden atamayan Galatasaray’a Mehmet Akyüz’den ikinci darbe geldi. Bu gol takımın dengesini tamamen bozdu.
Bozulan dengeyi düzeltmek denge insanı Hamzaoğlu’nun işi idi ve bunun için 15 dakikası vardı. Bu arayı iyi değerlendiren Hamza hoca, uğursuz başlayan gecenin uğursuz devam edebileceğini düşündüğü için ikinci yarıya beklenenin aksine değişiklik yapmadan çıktı.
İkinci yarıya iyi başlayan takım fırtınayı tersine çevirecek oyunu oynadı. Bir ara topla oynama oranı 70’ e 30’u buldu. Bu oyun art arda gelen gollerle sonuçlandı. Önce Podolski’nin nerede ise fileleri yırtarcasına çektiği şutu ile beraberlik yakalandı. Ardından uzun bir bekleyişten sonra Olcan Adın ile öne geçtik.
Bu zorlu maçta Hakan Baltanın yerine oyuna giren Semihin sakatlanması ise İnşallah sezon boyu yaşayacağımız tüm uğursuzlukların sonuncusu olur dedirtti. Muslera’nın sekmesi sakatlıkla sonuçlansa taraftar çıldıracaktı. İnşallah futbolcuların sakatlıkları uzun sürmez.
Maç 3-2 lik galibiyetle biteceği düşünüldüğü bir anda sahneye Umut Bulut çıktı. Tamamen haksızca yediği birinci sarı kartın ardından ceza alanı önünde yaptığı faulle ikinci sarı karttan kırmızıyı gören Umut, soyunma odasının yolunu tutarken gecenin henüz bitmediğini ve daha çok sürprizlere gebe olduğunun adımlarını atıyordu.
Maçın sonuna eklenen 4 dakikada Çaykur Rizespor’un gol atabileceği kimsenin aklına gelmemişti. Umut’un yediği kart onları cesaretlendirdi son bir ihtimal atağa geçtiler. Uzatmanın ilk iki dakikası da golsüz geçti.
Kalan iki dakika şampiyonlar Ligi finalinde karşılaşan Manchester United ve Bayern München maçına döneceğini ise Çaykur Rizespor’lular dahil kimse beklemiyordu.
Bir buçuk dakikada Manchester United’a şampiyonluğu getiren iki gol Çaykur Rizespor’a 3 puan ve Galatasaray’a karşı Dünyadaki çok az takıma nasip olacak muhteşem bir geri dönüşü armağan ediyordu.
Bu maç sonuçları itibarıyla sadece ligde alınan bir mağlubiyet olarak değerlendirilemez. Savaştan çıkmışçasına çok önemli sakatlıklar verildi. Bunun getirdiği Psikolojik sıkıntılar parlak bir zaferle ancak atlatılır. Bu zafer de Atletico Madrid galibiyetidir. Şimdilik takıma destek olma zamanı. Bu garip ve adlandırılamayan yenilgiye hak ettiğinden fazla anlam yüklemek sadece acıyı arttırır.
Galatasaray taraftarı ve futbolcularına tavsiyem kötü süprizler sonucunda içilen soğuk suya bedel soğuk bir çay içiniz ve geçiniz.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.