Değer Üretirken Düşmanlığı Üzerinize Çekmemenin Yolu: Ortak Değer Üretmek
Toplumsal ilişkilerde barış, huzur ve ortak iyiliği sağlamak çok büyük bir öneme sahiptir. İnsanların farklı görüşlere, inançlara ve kökenlere sahip olmalarına rağmen bir arada barış içinde yaşayabilmesi için temel bir prensip, “ortak değer üretmektir”. Bu, toplumsal huzuru ve barışı sağlamak için en etkili yoldur.
İslam da bu prensibe büyük bir vurgu yapar.
Ortak Değer Üretmek ve İnsanların Birbirlerine Zarar Vermemesi
İslam, insanların farklılıkları üzerinden düşmanlık oluşturmamaları gerektiğini ve toplumsal ilişkilerde birbirlerine zarar vermemeleri gerektiğini öğütler. Bunun yolu, insanların ortak değerlerde buluşmasıdır. Allah, insanlar arasında farklılıkları bir zenginlik olarak yaratmış, bu farklılıkların toplumsal barışa vesile olması gerektiğini belirtmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de:
- “Ey insanlar! Şüphesiz biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve sizi birbirinizi tanıyasınız diye kavimler ve kabileler hâline getirdik. Şüphesiz Allah katında en değerliniz, takva yönünden en üstün olanınızdır. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.” (Hucurat, 49:13)
Bu ayet, farklılıkları zenginlik olarak görmek gerektiğini ifade eder. İnsanlar birbirlerinden farklı olabilirler, ancak bu farklılıklar düşmanlık değil, tanışma ve birlikte yaşama fırsatıdır. En değerli olan, takvâda üstün olandır, yani Allah’a karşı sorumluluk bilincini en iyi taşıyan kişi, en değerli kişidir.
- “İyilikle kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğe) daha güzel olanla karşılık ver. O zaman, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki sıcak bir dost oluverir.” (Fussilet, 41:34)
Bu ayet, birine kötü davranıldığında karşılık olarak daha güzel bir tutum sergilemenin önemini vurgular. İslam, başkalarına zarar vermemeyi, aksine onlara iyilikle yaklaşmayı öğütler. Ortak değer üretmek, kötüye karşı güzel bir davranış sergilemeyi gerektirir.
Hadislerde Ortak Değer Üretme ve Toplumsal Barış
Peygamber Efendimiz (sav) de insanların birbirlerine zarar vermemelerini, ancak birbirlerine iyilik ve güzel davranışlarla yaklaşmalarını öğütlemiştir. İnsanlar, başkalarına değer üretmek ve onlara saygı göstermek için güzel ahlâkı benimsemelidir.
- “Müslüman, elinden ve dilinden diğer Müslümanların zarar görmediği kimsedir.” (Buhârî, İman 9) Bu hadis, bir Müslümanın, diğer insanlara zarar vermemesi gerektiğini belirtir. Bir toplumsal barış ve huzur ortamı ancak birbirine zarar vermeyen bireyler tarafından kurulabilir.
- “Sizden biriniz, kendisi için istediğini kardeşi için de istemedikçe iman etmiş olamaz.” (Buhârî, İman 7) Burada, başkalarının iyiliği için de çaba sarf etmenin gerekliliği vurgulanır. Ortak değer üretmek, sadece kendimizin değil, başkalarının da iyiliğini istemekle mümkündür.
- “Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” (Buharî, Edeb 27; Müslim, Birr 66) Bu hadis, toplumdaki insanların birbirlerine karşı sorumluluk taşımasını ve ortak bir amaç için birlikte hareket etmelerini anlatır. Toplum, tıpkı bir vücut gibi, birbirine kenetlenmiş olmalıdır. Bir kişinin sıkıntısı, tüm toplumun sıkıntısı olmalıdır.
Düşmanlığı Çekmemek ve Ortak Paydalarda Buluşmak
Değer üretirken, insanları farklılıkları yüzünden dışlamak yerine, ortak paydalarda buluşturmak gerekir. Herkesin kabul edebileceği, evrensel değerlere dayalı bir yaklaşım sergilemek, toplumda barışı ve huzuru sağlamanın en etkili yoludur. İslam’da, insanlara doğruyu anlatırken onları zorlamadan, hikmetle ve güzel bir öğütle yönlendirmek gerektiği belirtilmiştir.
- “Rabbinin yoluna hikmetle, güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde tartış. Şüphesiz Rabbin, kimlerin yolundan sapmış olduğunu en iyi bilendir ve kimlerin doğru yolda olduğunu da en iyi bilendir.” (Nahl, 16:125)
Bu ayet, insanlara doğruyu anlatırken sevgi, hikmet ve güzel bir yaklaşım sergilemeyi öğütler. Ortak değer üretmek, insanlara zorla değil, ikna ederek yapılmalıdır. İnsanlar, birbirlerinin farklılıklarına saygı göstererek ve ortak iyilik için çalışarak daha güzel bir toplum inşa edebilirler.
Değer üretirken düşmanlık oluşturmanın önüne geçmenin yolu, ortak değerler üretmekten geçer. İslam, insanların farklılıklarını zenginlik olarak görür ve bu farklılıklar üzerinden toplumsal barışı tesis etmeyi öğütler. İnsanlar, kendileri için istediğini başkaları için de istemeli, başkalarına iyilik ve adaletle yaklaşmalı, toplumsal huzuru birlikte oluşturmalıdır. Bu, sadece dini bir yükümlülük değil, insanlık adına en temel sorumluluktur. İslam, barış ve huzuru inşa etmek için insanların birbirine karşı iyi niyetle ve ortak değerler etrafında birleşmesini salık verir.