Merhum Dr. Haluk Nurbaki’nin kitabında okumuştum. Serap isimli kanser hastasını tedavi eder. Bundan böyle çok dikkatli olmasını söyler, üzülmemesini üşütmemesini tembih eder
Serap Hanım bir iş kadınıdır. İş için İzmir’e giderken arabası bozulur, hem üşür hem de üzülür.

Kanser nükseder tekrar tedaviye başlanır. Bir ara Serap Hanım, Dr. Haluk Nurbaki’ye siz **dindar **bir insansınız bana **din**den bahseder misiniz? Son anda Azrail nasıl gelecek, son anımda ne söyleyeyim diye sorar Dr. Haluk Nurbaki o bir melektir, en güzel bir şekilde gelecektir son anda **La ilahe İllahlah Muhammed Rasulullah** dersen sana yeter, der. Serap Hanım o güne kadar **dini **hayat yaşamamıştır. Tedavi devam etmekte ağrıları hissetmemesi için uyku veren ağrı kesiciler verilmektedir. Doktora telefon edilir, Serap Hanım’ın çok ağrıları olduğu halde ağrı kesici almıyor denir. Doktor gelip niçin ağrı kesici almadığını sorar. Serap hanım ya uykuya dalar da La ilahe İllahlah Muhammedür Rasullah diyemezsem der. Hastalığın ağır seyri devam etmektedir. Bir gün Serap hanım solunum cihazını, serum aparatını çıkartarak kalkar **abdest **alıp iki rekat **namaz **kılar, doktora söyleyin o daha güzelmiş der ve vefat eder. Bunu okuyunca çok duygulandım.

**Azrail **de bir melektir,
Onu da sevmek gerektir.
**Rabb**imize kavuşmakta
Bize yardım edecektir.

Ahbabım dostum diyorum
Gelecektir bekliyorum
Gelince hoş sefa geldin
Demeyi çok istiyorum

dedim.

Son anında ihlas ve samimiyetle **Cenabı Hakk**a yönelen hayatını hüsnü hatime ile sonlandıran Serap Hanım’a imrendim. Çünkü hüsnü hatime çok önemlidir. Sonumuzun nasıl olacağını bilmiyoruz. **Müslüman** bir ailede doğduk, **ibadet**lerimizi yerine getirmeye çalıştık amma dünyadan **iman**la mı maazallah** iman**sız mı göçeceğimizi bilmiyoruz. **Peygamber**ler ve **cennet**le müjdelenmiş **sahabe-i kiram**dan 10 kişi (aşere-i mübeşşere) dışında hiç kimsenin akıbeti belli değildir. **Sahabe-i Kiram**dan **Peygamber**imiz’in çok sevdiği Osman bin Maz’un Radıyallahü anh vefat etmişti.

Almanya vize başvuru Amaçları

Efendimiz çok üzüldü. Kefeledi alnından öptü gözyaşları yanaklarını ıslattı. Cenaze **namaz**ını kıldırdı. Bunun üzerine orada bulunan bir kadın **cennet **sana mübarek olsun dedi. Efendimiz bunu duyuncaBu sözü kim söylüyor. Ben **Allah**’ın Peygamberiyim, nereye gittiğini bilmiyorum buyurdu.

**Peygamber Efendimiz**’in çok sevdiği, ölümüne çok üzüldüğü, mübarek göz yaşlarıyla yıkadığı **cenaze namaz**ını kıldırdığı bir sahabinin akıbeti belli olmazsa ya bizim akıbetimiz ne olur
**Cenabı Hak** bize hidayeti nasip ettikten sonra saptırmasın sonumuzu hayreylesin.