Diziler, Ömrümüzü Yediler

0

BEĞENDİM

0

Televizyon ve internet hayatımıza girdiği andan itibaren artık insanlık eskisi kadar masum değil. Uzun kış gecelerinde ya tandır başlarında ya da soba etrafında yapılan dini sohbetlerin, kurulan ilim meclislerin yerini TV’lerdeki dizilere, maçlara, magazinlere ve sanal alemin cazibesine bıraktı. Müsbet olmayan, insana hayır manasında bir şey sunmayan kanalların gayr-i meşru telkinlerine maruz kalan safi zihinler hayatta neredeyse haram namına bir şey tanımaz oldu.

Gayr-i meşru muhabbetler akrabalar arası sapık ilişki ağları, uyuşturucu, içki mübtelalığı ahlakı reziliyeler oluk oluk akınca zihinlerde her şey meşrulaştı.

İnsanları kendisine bağımlı yapan 8-10 yıl dahi süren diziler ömrümüzü yediler. Cennete yatırım yapılacak saatlerimizi çaldılar. Okul dizileriyle, gençliğe,  hocasına sıra arkadaşlarına saygısızlığı aşıladılar. Okulların eğitim yuvası değil aşk meşk mekanı olduğunu empoze ettiler. Aile içi çarpık ilişkilerle akraba bağlarını zedelediler.Zinayı normal hale getirdiler. Mafya dizileriyle cinayetleri meşru hale getirdiler. Hele ahlaka yönelik işlenen cinayetler telafisi yılları alacak zararlar verdi. Mal seçermiş gibi sıra sıra dizdikleri insanlara evlilik programları yapıp rant kapısı araladılar. İnsanların hem umutlarıyla hem haysiyetleriyle dalga geçtiler.

Bazen ailevi ilşkileri hafife aldılar, bazen dinle diyanetle dalga geçtiler, bazen şanlı tarihimizi ve ecdadımıza kara çaldılar. Magazin adı altında 3-5 ucuz hayatın yaşanılır ve güzel hayatlar olduğu empoze edildi. Televziyon önünde uyuşmuş beyinlere, bazen de dini meseleler reyting malzemesi yapıldı. Maksadlı bir şekilde medya hocaları türetip kafalarına göre fetva verdirip  islamdan  taviz verdiler ve dini sulandırdılar. Bazen yapılan yalan yanlış haberlerle kitlelerin zihnini bulandırıp insanları birbirine düşman ettiler.

Medya bir silah, hem de çok güçlü bir silah. Hayra kullanılmadığı zaman atom bombasından daha tahripkar , ruhu ve ahlakı tarumar eden bir zehir.Bu kanalların yaymış olduğu kötülükler bize şu ayeti hatırlatır;  ‘Allah, zulme uğrayanların dışında, çirkin sözün açıkça söylenmesinden hoşlanmaz. Allah her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla bilendir.’ (Nisa 148)

Bunun yanısıra insanlığın imanı  ve ahlakının selameti için çalışan,  emek, zaman ve para harcayan nice tv kanalı, internet sitesi var. Bunlar da  hayırda çığır açan zümresindendir ve  ‘Kim islamda iyi bir çığır açarsa açtığı çığrın ecri ve kendisinden sonra, onunla (o çığırla) amel edenlerin ecirleri, sevaplarından hiçbir şey eksilmeden ona aittir. Kim de islamda (müslümanlar içinde) kötü bir çığır açarsa, açtığı çığrın günahı ve kendisinden sonra onunla amel edenlerin günahları, günahlarından birşey eksilmeden ona aittir.’ (Riyâzu’s-Salihîn, 19, bab. 172. hadis, s. 158) müjdesine mazhardırlar inşallah.

Rabbimiz bizi,  zamanımızı nerede harcadığımızdan hesaba çekecektir. Hesabın zor olduğu o günde ne dünyamıza ne ahiretimize fayda sağlamayacak zaman ve ömür israfından öteye geçmeyen işleri  biran önce hayatımızdan çıkarmak  Allah’ın razı olduğu işlerdendir. 

Tefekkür ve tedebbür etmek için verilen aklımızı başkalarının cebine koymadan, başkalarının dayattığı hayat şekillerine heves etmeden  yaşamayı Allah Teala cümle mü’minlere nasip etsin.