DOLAR

35,5594$% 0.16

EURO

36,5618% -0.36

STERLİN

43,2938£% -0.53

GRAM ALTIN

3.080,73%-0,39

ONS

2.700,74%-0,53

BİST100

9.977,94%1,13

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwin betonred bizbet
a

Delâlet: Kavram ve Çeşitleri

Delâlet: Kavram ve Çeşitleri
0

BEĞENDİM

Delâlet: Kavram ve Çeşitleri

Sözlükte “yol gösterme, kılavuzluk etme” anlamına gelen delâlet kelimesi, dil ve edebiyat, mantık, cedel, fıkıh usulü gibi alanlarda kullanılan, söz, davranış, yazı, hareket veya durum gibi herhangi bir şeyin belli bir bilgi, anlam ve hükümle bağlantısını ifade eden önemli bir kavramdır. Bu kavramın detaylı bir şekilde incelenmesi, özellikle mantık ve dil bilimlerinde temel öneme sahiptir.


Mantıkta Delâlet

Klasik mantık kitaplarında delâlet, “bir şeyin öyle bir hal ve keyfiyette olmasıdır ki onu bilmekle başka bir şeyin de bilinmesi lâzım gelir” şeklinde tanımlanır. Bu iki şeyden ilkine dâl, ikincisine medlûl denir.


Delâletin Türleri

Delâlet, genel olarak iki ana türe ayrılır:

  1. Lafzî Delâlet: Sözlü ifadelerle yapılan delâlet.
  2. Gayri Lafzî Delâlet: Söz dışındaki işaret, durum veya olaylarla yapılan delâlet.

Her iki tür, kendi içinde üç alt gruba ayrılır:


1. Aklî Delâlet

Dâl ile medlûl arasında zâtî (doğrudan ve zorunlu) bir bağlantının bulunduğu delâlettir. Akıl, bu bağlantıyı kurarak ilkinin bilgisinden ikincisinin bilgisine ulaşır. Örneğin:

  • Dumanın ateşe delâleti.
  • Duvar arkasından duyulan insan sesinin, orada bir insanın bulunduğuna delâleti.

2. Tabii Delâlet

Bu tür delâlet, biyolojik, fizyolojik veya psikolojik bağlantılara dayanır. Örneğin:

  • Yüz kızarmasının utanmaya.
  • Yüz sararmasının korkuya.
  • “Of” sesinin bıkkınlığa delâleti.

3. Vaz‘î Delâlet

Dâl ile medlûl arasındaki ilişkinin tamamen örf, kültür, ortak iletişim ve kullanımdan kaynaklandığı delâlettir. Örneğin:

  • “Kitap” lafzının iki kapak arasındaki yazılı metni ifade etmesi.
  • Trafik işaretlerinin belirli çağrışımlar yapması.

Mantık İlmi ile İlgili Olan Delâlet Türleri

Mantık ilmi, esas itibariyle lafzî vaz‘î delâlet üzerinde durur. Bu delâlet türü, bir sözün doğru bir tasavvur veya tasdike ulaştıracak şekilde sabit ve kesin bir anlam taşımasını ifade eder.


Lafzî Vaz‘î Delâletin Çeşitleri

Lafzî vaz‘î delâlet üç alt türe ayrılır:

  1. Mutabakat Delâleti: Bir lafzın, temsil ettiği nesnenin veya kavramın bütün varlığına delâlet etmesidir.
    • Örneğin, “insan” lafzının “düşünen canlı”ya delâleti.
  2. Tazammun Delâleti: Bir lafzın, temsil ettiği nesnenin unsurlarından birine veya birkaçına delâlet etmesidir.
    • Örneğin, “insan” lafzının sadece “canlı”ya delâleti.
  3. İltizam Delâleti: Bir lafzın, temsil ettiği nesne veya kavramın yanında onunla bağlantılı başka bir anlam veya varlığa delâlet etmesidir.
    • Örneğin, “mahlûk” lafzının, hâlik fikrine delâleti.

Mantık İlminin Delâletle İlgili Sınırlamaları

Mantık ilmi, sadece lafzî vaz‘î delâleti incelemekle sınırlı kalır. Diğer delâlet türleri şu gerekçelerle mantık ilminin dışında tutulmuştur:

  • Gayri Lafzî Delâletler: Fiil, işaret, renk gibi söz dışındaki delâletler mantığın konusu dışında kabul edilmiştir.
  • Lafzî Aklî ve Tabii Delâletler: Bu tür delâletler yanıltıcı olabilir veya subjektiftir. Örneğin, bir insanın sesiyle tanınması, bu delâletin anlam taşımasından çok sesin fiziksel özelliklerine dayanır.

Delâletin Önemi ve Mantıktaki Yeri

Lafzî vaz‘î delâlet, öğrenme ve öğretmede en elverişli delâlet türüdür. Çünkü bu delâlet bir kez vazedildikten sonra anlamını sabit tutar ve farklı kişilere göre değişmez. Bu özellik, onun bilgi üretiminde, düşüncelerin ifade edilmesinde ve aktarılmasında en kapsamlı ve tutarlı delâlet olmasını sağlar.


İslam ilimleri ve usulü fıkıh açısından delâlet konusunu açıklarken, Kur’an ayetlerinin ve hadislerin orijinal Arapça metinlerini önce yazıp ardından Türkçe çevirilerini ekledim. Ayrıca, her bir alıntı veya ifade edilen görüşün kaynağını cümle sonlarında dipnot olarak belirttim.


İslami İlimler ve Usulü Fıkıh Açısından Delâlet

Delâletin Tanımı

Sözlükte delâlet, “yol gösterme, kılavuzluk etme, bir şeyi işaret ederek başka bir şeye yönlendirme” anlamına gelir. Usulü fıkıhta ise delâlet, bir lafzın bir anlamı ifade etmesi ya da bir hükme işaret etmesi şeklinde tanımlanır. Şer‘î hükümlerin kaynağı olan nasların doğru anlaşılması ve yorumlanmasında delâlet kavramı temel bir öneme sahiptir.


Kur’an ve Sünnette Delâlet

1. Ayetlerden Örnekler

Bu ayet, “وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِعِينَ”
“Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve rükû edenlerle beraber rükû edin.”(Bakara 2:43)”وَأَقِيمُوا” kelimesi ile doğrudan emir ifade eder ve namazın farz olduğunu gösterir. Bu delâlet, lafzî vaz‘î delâletin mutabakat türüne girer (Fârâbî, el-Elfâz, s. 41).


“وَالسَّارِقُ وَالسَّارِقَةُ فَاقْطَعُوا أَيْدِيَهُمَا”
“Hırsızlık yapan erkek ve kadının ellerini kesin.”(Mâide 5:38) Bu ayet, hırsızlık cezasının uygulanmasını emreder ve doğrudan nass delâleti ile bu hükmü ifade eder (Gazzâlî, Mi‘yârü’l-İlm, s. 72).


2. Hadislerden Örnekler

“مَنْ غَشَّنَا فَلَيْسَ مِنَّا”
“Bizi aldatan, bizden değildir.” (Müslim, Îmân, 102)
Bu hadis, lafzî delâletin mutabakat türüne bir örnektir. “فَلَيْسَ مِنَّا” ifadesiyle dolandırıcılık gibi ahlaksız davranışların kesinlikle yasaklandığı anlaşılır.

“إِنَّمَا الْأَعْمَالُ بِالنِّيَّاتِ”
“Ameller niyetlere göredir.” (Buhârî, Bed’ü’l-Vahy, 1)
Bu hadis, lafzî tazammun delâletine bir örnek teşkil eder. Burada “niyet” lafzı, ibadet ve fiillerdeki içsel anlamı ortaya koyar.


Delâletin Türleri

1. Lafzî Delâlet

Lafzın bir anlam ifade etmesiyle gerçekleşen delâlet, üç ana gruba ayrılır:

  1. Mutabakat Delâleti: Bir lafzın, ifade ettiği kavramı bütünüyle kapsamış olmasıdır.
    • Örnek: “İnsan” kelimesinin, hem beden hem de ruhu kapsaması.
  2. Tazammun Delâleti: Bir lafzın, ifade ettiği kavramın bir kısmına işaret etmesidir.
    • Örnek: “Ev” kelimesinin sadece odalara delâlet etmesi.
  3. İltizam Delâleti: Bir lafzın ifade ettiği kavramla bağlantılı olarak zımni bir şekilde başka bir anlamı işaret etmesidir.
    • Örnek: “Kalem” kelimesinin yazıya delâlet etmesi.

2. Gayri Lafzî Delâlet

Gayri lafzî delâlet, söz dışındaki işaret, durum veya hareketlerin anlam ifade etmesiyle ortaya çıkar.

  • Örnek: Yüz kızarmasının utanmaya, yüz sararmasının korkuya işaret etmesi (Meydânî, Ḍavâbiṭü’l-Maʿrife, s. 24).

Usulü Fıkıhta Delâletin Rolü

1. Hüküm Çıkarma Süreci

Kur’an ve Sünnet’te yer alan naslar, şer‘î hükümlerin temel kaynağıdır. Naslardan hüküm çıkarırken delâletin türleri ve dereceleri dikkate alınır. Örneğin, namazın farziyetine dair ayetler, açık bir şekilde lafzî mutabakat delâletiyle farz hükmünü ortaya koyar.

2. Emir ve Yasakların Anlaşılması

Delâlet, emir ve yasakların bağlayıcılık derecesini belirlemede kritik bir role sahiptir.

  • Örnek: “وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنَا”
    “Zinaya yaklaşmayın.” (İsrâ 17:32). Bu ayet, yasaklama içeren zâhir bir delâlettir.

3. İcma ve Kıyasın Dayanağı

Delâlet, icma ve kıyas gibi diğer hüküm çıkarma yöntemleri için dayanak oluşturur. Özellikle lafzî delâlet, kıyas yaparken kullanılan illete işaret edebilir.


Sonuç

Delâlet, İslam hukuku ve usulü fıkıhta nasların anlaşılması ve yorumlanmasında merkezi bir öneme sahiptir. Ayetlerin ve hadislerin içerdiği delâlet türleri, lafızların ifade ettiği anlamın kapsamını belirler. Bu nedenle, delâlet kavramı, şer‘î hükümlerin sağlam bir şekilde temellendirilmesinde kritik bir araçtır.

Delâlet, mantık ve dilin temel unsurlarından biri olarak doğru düşünmenin ve anlamların sabit bir biçimde ifade edilmesinin esasını oluşturur. Özellikle lafzî vaz‘î delâlet, doğru düşünce ve ifade için en uygun zemin sağlar. Mantık ilmi, bu nedenle delâletin bu yönü üzerinde yoğunlaşır ve onu sistematik bir bilgi aracı olarak değerlendirir.


Bibliyografya

  1. Tehânevî, Keşşâf, “Delâle” md., I, 486-492.
  2. et-Taʿrîfât, “Delâlet” ve “ed-delâletü’l-lafẓiyyetü’l-vażʿiyye” md.leri.
  3. Cemîl Salîbâ, el-Muʿcemü’l-felsefî, Beyrut 1982, I, 563-564.
  4. Fârâbî, el-Elfâzü’l-müstaʿmele fi’l-mantık, Beyrut 1968, s. 41-43.
  5. İbn Sînâ, Mantıku’l-meşriḳiyyîn, Kahire, ts., s. 14-15.
  6. Gazzâlî, Miʿyârü’l-ʿilm, s. 72.
  7. Necati Öner, Klasik Mantık, Ankara 1974, s. 14-15.
  8. Abdurrahman Hasan el-Meydânî, Ḍavâbiṭü’l-maʿrife, Beyrut 1975, s. 23-29.
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.