Turizm sezonu yaşanırken, Datça’ya gelen yerli ve yabancı turistler adeta şok oldu. Gazeteci Sedat Kaya, gazetedeki köşesinde, ilçeye tatil için girmek isteyenlerin “Taş ocağında patlatılan dinamit” yüzünden kente giremediğini ve bu bölgede uzun kuyrukların oluştuğunu anlattı.

Yazısının başında yolların durumunun kötülüğünü anlatan Sedat Kaya, kente girmek isteyenlerin sivil bir araç tarafından yolunun kesildiğini ve araçtan çıkan kişilerin “taş ocağında dinamit patlatıldığı için” gelenlerin dakikalarca bekletildiğini yazdı.

Sedat Kaya’nın yazısının tamamı ise şöyle:

istanbulda deprem

YUH OLSUN

Bir yıl boyu çalıştınız, bütçenizi ayarladınız, onca yoldan sonra nihayet Datça’ya tatile geldiniz.
Oteliniz Mesudiye ya da Palamutbükü’nde.
Bir an önce otele varıp, kendinizi denize atmayı hayal ediyorsunuz.
Ama yol berbat.
Yol köstebek yuvası.
Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin beceriksizliği nedeniyle yol aylardır toz toprak.
“Neyse” diyorsunuz, “tatile geldik, canımızı sıkmayalım.”
Ama mümkün mü?
Aşırı sıcakta yavaş yavaş ilerliyorsunuz.
Bir anda sivil bir araç kesiyor önünüzü.
İçinden sivil kıyafetli üç beş kişi çıkıyor.
Ve yolu kapatıyorlar.
Gerekçe taş ocağında dinamit patlatılacak.
Hoppala.
Anlat derdini Marko Paşa’ya.
Yol bir anda kapatılıyor.
Konvoy uzuyor.
Datça dağbaşı sanki.
Güneşin altında, toz duman içinde yarım saat beklemek zorunda kalıyorsunuz.
Düşünebiliyor musunuz?
Özel bir şirketin işlettiği taş ocağı,  Datça ile Betçe’yi bağlayan tek yolu yarım saat trafiğe kapatabiliyor.
Valilikten onay alındı mı?
Kaymakamlığın haberi var mı?
Vatandaş bilgilendirildi mi?
Sanmıyorum.
Tam turizm sezonunda Datça’da yaşanan budur.
Yuh demek az kalır.
Yuhhhh!