Rabia Naz’ın babasının dün gözaltına alınmasının ardından süreci köşesine taşıyan Candaş Tolga Işık’ın “Böyle giderse Rabia Naz’ı ailesi öldürdü diyecekler” başlıklı yazısı;

Rabia Naz’ın ölümü resmi kayıtlara intihar olarak geçti. Gel gör ki, yeryüzünde 11 yaşında bir çocuğun intihar etmesini açıklayacak ne bir psikiyatrist ne de aklı başında başka biri bulunamayınca “kaza herhalde, muhtemelen binanın tepesinden düştü” denildi. Ölümü üzerine hazırlanan Hacettepe Üniversitesi raporunda “ölümün araba çarpması nedeniyle meydana gelmiş olabileceği” ifade ediliyordu. Fakat bunun hemen ardından jet hızıyla yazılan İstanbul Adli Tıp raporu ise ölümün “yüksekten düşmeye bağlı” olabileceğini söylüyordu.

Bu rapor üzerine adeta ezberlemişçesine bir yıl boyunca herkes sürekli aynı senaryoyu tekrarlıyor, 11 yaşında 60 kilo bir çocuğun altı metre yatay uzaklığa atlaması temeline dayanan bir intihara inanmamızı istiyordu.

Bu süre zarfında Rabia Naz’ın can çekişen bedenini ilk gören ve ifade veren, verdiği ifadede minik kızın ölümüne dair kuşkuları güçlendiren Mürsel Küçükal da ifadesini değiştirdi. Dosyaya gizlilik kararı alınan bu sareçte intihar senaryosunun hiçbir mantıklı açıklaması kalmayınca resmi tez de değişti! Bu kez inanmamız beklenen senaryo Rabia Naz’ın düştükten sonra bulunduğu yere sürünerek geldiğiydi…

Bu süreçte “kızım ölmedi öldürüldü, cinayet örtbas edilmeye çalışılıyor” diyen Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan akıl hastanesine yatırılmaya çalışıldı. Olmadı. Süreci Türkiye’ye duyuran ve takipçisi gazeteci Metin Cihan kendisinin ve ailesinin can güvenliğinden endişe ettiğini söyledi. Ve geldik düne… Baba Şaban Vatan ve dosyadaki gizlilik kararının kalkmasıyla takibe geçen gazeteciler dün gözaltına alındı. İddia o ki, ifadesini değiştiren Mürsel Küçükal’a yönelik tehdit, şantaj v.s… vardı.

istanbulda deprem

Rabia Naz’ın ölümüyle ilgili Rabia Naz’ın ailesi şüphe duyuyor. Olayı başından beri takip eden tüm gazeteciler şüphe duyuyor. Dahası, Rabia Naz’ın yaşadığı Eynesil’de yıllar sonra ilk kez değişen yerel seçim sonuçlarına bakılacak olursa Eynesil halkı da şüphe duyuyor.

Bu kadar insan şüphe duyuyorken araştırıyormuş, soruşturuyormuş gibi yapmak, şüphe duyanları gözaltına almakla, tehdit etmekle meşgul olmak yerine yapılacak iş basit: Rabia Naz’ın babasının kızına araçla çarpıp kaçtığını iddia ettiği Eynesil eski belediye başkanının yeğeninin o günkü telefon kayıtları kamuoyuyla paylaşılsın. Baba Vatan’ın olayı örtbas ettiklerini iddia ettiği, eski Eynesil Belediye Başkanı Coşkun Somuncuoğlu ve Nurettin Canikli’nin telefon kayıtları kamuoyuyla paylaşılsın.

Ölen 11 yaşında bir çocuk ve “Çocuğumuz ölmedi öldürüldü” diye kendini paralayan bir aile var. Bu ölümü o ana babanın aklında hiçbir şüphe kalmayacak şekilde aydınlatmak devletin namus borcudur. Rabia gerçek bir kaza ya da düşme sonucu ölmüş de olabilir. Ancak birileri devletin gücünü bir cinayeti örtbas etmek için kullanılıyorsa unutmasınlar ki, bu sadece 11 yaşındaki bir kız çocuğuna ve onun acılı ailesine karşı değil tüm topluma karşı işlenmiş bir suçtur.