Bedir Haber

Adalet Ya Hu! عدالة يا هو

Adalet Ya Hu! عدالة يا هو
osman esen( osmanesen@bedirhaber.com )
420 views
21 Ekim 2019 - 13:53

 

Adalet Ya Hu! عدالة يا هو

İslam’da adalet öncelikle hukuk önünde herkesin eşit olması kimseye makamından, parasından, soyundan dolayı bir ayrıcalığın gösterilmemesidir. Kurân-i manada asıl üstünlük takvada yani RABBİMİZE ve yaratılmış tüm varlığa karşı vazifelerimize riâyet gözetip insanı kâmil olarak yaşamaktır.

İslam insan hayatının en önemli beş değerini güvence altına almıştır. Can, Mal, Nesil, Akıl ve Din emniyetinin sağlanması İslam dinin en önemli hedeflerinden biridir. İslam’ın güvence altına aldığı bu beş temel değerin gerçek anlamda korunması ancak adaletin ve özgürlüğün sağlanması ile mümkündür.

Hz. Ömer’in (Ra) kendini sarsan şu sözleri ne kadar manidardır: “Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa koyunu, Gelir de adl-i İlahi sorar Ömer’den onu” Adaletin timsali Büyük Halife bu sözleri birebir kullanmış mıdır bilinmez; ancak, Hz. Ömer’i bu sözlerle konuşturan Mehmet Akif’in bizatihi kendisidir.

Bahse konu olay şu şekilde anlatılıyor kitaplarda:

Hz. Ali (Ra) anlatıyor: “Bir gün Ömer’i, binekli olarak ve telaş içinde, hızlı hızlı giderken gördüm; “Ya emire’l-müminin nereye gidiyorsun?” diye sordum. “Devlete ait develerden biri kaçmış, onu aramaya gidiyorum” diye cevap verdi. O zaman ben: “İnan ki, senden sonra bu milleti idare edecek olanlara ağır bir yük bırakıyorsun! Herkes senin yaptığını yapamaz!” dedim. Bunun üzerine şöyle konuştu: “Hz. Muhammed aleyhissalatü vesselamı, hak peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki, Fırat kenarında bir oğlak kaybolsa (yahut bir kurt bir koyunu kapsa) korkarım ki kıyamet gününde onun bile hesabı Ömer’den sorulur!”

Kerim’de adalet kelimesi 30 yerde geçer ama şu dört Âyet bizim Kuran’ın adalet anlayışını doğru anlamamız için ayrı bir tefekkür ifade eder:
تُؤَدُّوا الْاَمَانَاتِ اِلٰٓى اَهْلِهَاۙ وَاِذَا حَكَمْتُمْ بَيْنَ النَّاسِ اَنْ تَحْكُمُوا بِالْعَدْلِۜ اِنَّ اللّٰهَ نِعِمَّا يَعِظُكُمْ بِه۪ۜ اِنَّ اللّٰهَ كَانَ سَم۪يعاً بَص۪يراً
“Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adalete uygun tarzda hükmetmenizi emreder. Allah bununla, size ne de güzel öğüt verir!” (Nisa, 58)
اِنَّ اللّٰهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَالْاِحْسَانِ وَا۪يتَٓائِ۬ ذِي الْقُرْبٰى وَيَنْهٰى عَنِ الْفَحْشَٓاءِ وَالْمُنْكَرِ وَالْبَغْيِۚ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ
“Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.” (Nahl, 90).
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا كُونُوا قَوَّام۪ينَ لِلّٰهِ شُهَدَٓاءَ بِالْقِسْطِۘ وَلَا يَجْرِمَنَّكُمْ شَنَاٰنُ قَوْمٍ عَلٰٓى اَلَّا تَعْدِلُواۜ اِعْدِلُوا۠ هُوَ اَقْرَبُ لِلتَّقْوٰىۘ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ خَب۪يرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

“Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun…..” (Mâide, 8).
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ كُونُواْ قَوَّامِينَ بِالْقِسْطِ شُهَدَاء لِلّهِ وَلَوْ عَلَى أَنفُسِكُمْ أَوِ الْوَالِدَيْنِ وَالأَقْرَبِينَ إِن يَكُنْ غَنِيًّا أَوْ فَقَيرًا فَاللّهُ أَوْلَى بِهِمَا فَلاَ تَتَّبِعُواْ الْهَوَى أَن تَعْدِلُواْ وَإِن تَلْوُواْ أَوْ تُعْرِضُواْ فَإِنَّ اللّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا

“Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa Allah için şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun……” (Nisâ, 135)

Âdil bir yönetici olarak Resulullah (Sav) hayatı boyunca hak ve adalet prensibinden taviz vermemiştir. Nitekim günün birinde, Mahzumoğulları kabilesinden, hırsızlık eden kadına ceza verilmemesi için, Kureyşliler Peygamber (Sav)’e Üsâme b. Zeyd’i aracı olarak gönderirler. Üsâme (Ra), ricasını dile getirince, Resulullah (Sav) şöyle cevap verir:

“Allah’ın hadlerinden (ceza) birisinin terkedilmesine aracı mı oluyorsun!” der, ve ayağa kalkarak şöyle hitab eder:

“Sizden öncekilerin helâk olmalarının sebebi; aralarından soylu, kuvvetli kimseler çaldıklarında, onlara ceza uygulamamaları, zayıf biri çaldığında ise ona hemen haddi uygulamalarıydı. Allah’a (Cc) yemin ederim ki, Muhammed’in kızı Fâtıma çalmış olsaydı elini keserdim ” (Buhârî, Hudûd 12: Müslim, Hudûd, 8-9).
Yine hayatının sonlarına doğru Resulullah (Sav) bir toplantıda:
“Ey insanlar! Sizlerin benim üzerimde haklarınız olabilir. Eğer ben bir kimsenin sırtına kırbaçla vurduysam, o da gelsin benim sırtımda kısas yapsın. Eğer ben bir kimsenin itibarını kıracak bir harekette bulunduysam; işte benim itibarım, intikamını alsın. Eğer ben bir kimsenin malını aldıysam, işte benim malım, gelsin alsın ve onun üzerinde sıkı pazarlık etmekten korkmasın. Çünkü pazarlık âdetim değildir. Belki benim için en aziz olan, bende hakkı olup da hakkını alan yahut beni affeden kimsedir. Bu suretle ben Rabbimin huzuruna müsterih olarak çıkarım.” Bir adam kalktı Peygamber’in kendisinden bir miktar ödünç para aldığını söyledi. Derhal bu para kendisine verildi. (İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, II, 241)

İslâm dininde âdil yönetici; Allah’a (Cc) inanır, yaptıklarından veya yapmakla mükellef olduklarından, öncelikle Allah’a (Cc) karşı sorumlu olduğunun bilincindedir. Rabbi ile karşılaşacağına ve dünyada iken yaptıklarından sorguya çekileceğine iman eder, kötü akibetten sakınır.
Âdil yöneticinin Allah katında üstün bir derecesi, kullar arasında da saygıdeğer bir makamı vardır. Rasûlullah (s.a.s.):
“Kıyamet günü, insanların Allah’a en sevgilisi ve meclis bakımından en yakını adil imam (devlet reisi), Allah’ın en sevmediği ve meclis bakımından en uzağı zalim imamdır.” buyurur. (Tirmizî, Ahkâm, 4)
Başka bir hadiste “Üç sınıf insan vardır ki, duası Allah katında reddolunmaz: Âdil devlet reisi, iftar edinceye kadar oruçlu ve mazlumun duasıdır.” der. (İbn Mâce, Oruç, 48)
Hasan-ı Basrî, Ömer ibn Abdülaziz’e ( Rabbim bütün Selef-i Salihin’den razı olsun ve bizi onların yolunda eylesin ) yazdığı mektubunda, adil yöneticinin niteliklerini şöyle sıralar:
“Ey müminlerin emîri! Bil ki Allah, adil imamı; haktan her sapanı düzeltici, her zalimi doğrultucu, her bozuğu islâh edici, her zayıfa güç, her mazluma hakkını veren ve her şaşkına sığınak kılmıştır.
Ey müminlerin emîri! Âdil imam; develerine karşı şefkatli bir çoban ve onlara en iyi otlağı arayan bir dost gibidir. Onları tehlikeli otlaklardan uzaklaştırır, yırtıcı hayvanlardan korur, sıcak ve soğuğun eziyetinden muhafaza eder.
Ey müminlerin emîri! Âdil imam; çocuklarına karşı şefkatli bir baba gibidir. Küçükken onlar için didinir, büyüdüklerinde eğitimleriyle uğraşır, hayatta iken onlar için kazanır, ölümünden sonrasına da onlar için mal biriktirir.
Ey müminlerin emîri! Ädil imam; çocuğuna karşı merhametli, yufka yürekli bir ana gibidir. Onu meşakkatle taşır, meşakkatle doğurur. Çocukken terbiye eder. Uyandığında o da uyanır, huzuru ile huzur bulur. Emzirir sonra sütten keser. Sağlığına sevinir, şikâyetinden kederlenir.
Ey müminlerin emîri! Âdil imam; yetimlerin vâsisidir, miskinlerin koruyucusudur. Küçükleri terbiye eder, büyüklerinin geçimini sağlar.
Ey müminlerin emîri! Âdil imam; organlar içinde kalp gibidir. Onun sağlıklı olmasıyla diğer organlar sıhhat bulur, bozulmasıyla da bozulur.
Ey müminlerin emîri! Âdil imam; kullarla Allah arasında köprüdür. Allah kelâmını işitir ve onlara dinletir, Allah’ın emirlerini gözetler ve onlara gösterir, Allah’a boyun eğer onlara da boyun eğdirir. Ey müminlerin emîri! Allah’ın sana emanet ettiği mülkte; efendisi kendisine güvenip muhafaza etsin diye emanet ettiği malını heba eden, ev halkını dağıtıp perişan eden, onları fakirleştiren köle gibi olma!
Ey müminlerin emîri! Bil ki, Allah, yasakları; insanları ahlâksızlıklardan, kötülüklerden sakındırmak için indirmiştir. Onları, uygulamakla görevli olan çiğnerse durum nasıl olur?
Ey müminlerin emîri! Ölümü ve ölümden sonraki hayatı, ölüm anında taraftarlarının ve ona karşı yardımcılarının azlığını düşün. Onun için ve ondan sonraki büyük korku günü için azık edin.
Bil ki ey müminlerin emîri! Şu anda bulunduğun meskeninden başka bir meskenin var, orada ikametin çok uzun sürecektir. Sevdiklerin senden ayrılacaklar ve seni onun dibinde yapayalnız bırakacaklar. O halde, kişinin; kardeşinden, ana-babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacağı o gün için sana yarayacak azık edin.
Ey müminlerin emîri! Düşün, kabirdekilerin, diriltilip dışarı atıldığı, kalblerde ve gönüllerde olanların ortaya konduğu günü, ki o gün tüm sırlar açığa çıkarılmış ve kitap “küçük-büyük” hiçbir şeyi bırakmadan kapsamıştır.
Bugünkü kudretine değil yarınki kudretine bak! O gün sen ölüm kemendiyle esir edilmiş olarak, yüzlerin “Hayy ve Kayyûm ” olan Allah’a boyun eğdiği bir sırada, melekler, nebîler ve resullerden müteşekkil bir topluluğun arasında bulundurulacaksın.
Ey müminlerin emîri! Bu öğüdümle her ne kadar benden önceki akıl sahiplerinin ulaştığı dereceye ulaşamazsam da hiçbir nasihati esirgemedim. Bu mektubumu; sevdiği kimseyi sağlığına kavuşturmak istediği için ona acı ilâçlar içiren bir doktor telâkki et. Allah’ın selâmı, rahmet ve bereketi üzerine olsun ey müminlerin emîri!” (Muhammed İbn Abdü Rabbihi, el Ikdü’l-Ferîd, I-, 25)

“Devletin dini adalettir” der İmam Ali ve ekler “dinin devleti de özgürlüktür” ….
İmam Ali’nin (Ra): “Devletin dinin adalet” olduğu vurgusu; bir devleti Allah’ın rızasına uygun kılan değerin adalet olduğudur. Yoksa adaleti esas almadıktan sonra o devletin dini ya da, seküler bir devlet olmasının önemi yoktur. “Dinin devletinin özgürlük” olması da bir dinin insanların düşüncelerine, inançlarına sağladığı özgürlüğe vurgu yapmaktadır. Çünkü Allah kullarının özgür bir şekilde, kendi inançlarını ve yaşam biçimlerini seçmelerini, adaletin hakim olduğu bir ortamda yaşamalarını istemektedir. Allah’a (Cc) karşı sorumluluklarının farkında olan insanlara düşen, Allah’ın (Cc) kullarına bu imkanı sağlamaya çalışmaktır. Dini yaşam ve dindarlık ufkun basiretin ve firasetin açılmasına vesiledir.

Mevlana’nın sözü bu bakımdan çok önemlidir:

من بنده شدم بنده شدم بنده شدممن بنده بخجلت بسر افکنده شدمهر بنده شود شاد که آزاد شودمن شاد ازانمکه ترا بنده شدم

Men bende şüdem bende şüdem bende şüdem

Men bende behaclet beser üfkende şüdem

Her bende şeved şâd ki âzâd şeved

Men şâd ezânem ki turâ bende şüdem

Allahım; ben kul oldum, kul oldum, kul oldum,

Kulluktaki vazifemi yapamadığımdan utanarak başımı eğdim.

Her kul, kapısından azâd olduğunda sevinir,

Bense ne zaman sana tam kul olursam o vakit şâd olurum.

İmam Ali’nin devlet anlayışında adalet her şeyden önce gelmiş ve adalet merkezli bir siyaset ortaya koymuştur. Damad-ı Nebi, Haydar-ı Kerrar, Velilerin şâhı en küçük fertten devletin en üst yetkilisine kadar adaletten ayrılmama noktasında uyarılarda bulunmuş ve yaşayışıyla örnek olmuştur. Bize her durumda şu Nebevî beyanı hatırlamamızı tavsiye eder:

Resulullah’ın (Sav):

“Her biriniz birer çobansınız ve yönetiminizde bulunanlardan sorumlusunuz. İmam (devlet reisi) çobandır ve yönettiği kimselerden sorumludur. Erkek evinin çobanıdır ve eli altındakilerden sorumludur. Kadın, kocasının evinin çobanı (muhafızı)dır ve ondan sorumludur. Hizmetçi, efendisine ait malın çobanıdır ve ondan sorumludur. ” (Buhârî, Cuma, 44; Ahmed b. Hanbel, II, )

Günümüzde yediden yetmişe, aile reisinden devlet yöneticilerine adaletin tarumar edildiği ve ( Âh ADALET! آه عدالة ) diye mazlumların inim inim inlediği şu zaman dilimlerinde Rabbimiz bizi yer yüzü ıslahçılarından kılıp Ecdadımızın yeryüzüne çil çil kubbeler serpip adalet dağıttığı gibi hakiki yiğitlerden eylesin. Âmin

KAYNAKÇA:

Müsned, IV, 263; Buhârî, “Ṣalât”, 58, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 9, “Edeb”, 113, “İstiʾẕân”, 40; Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 32, 38; Tirmîzî, “Menâḳıb”, 20; Hâkim, el-Müstedrek, III, 140-141; İbn Hacer, Fethu’l-bârî (Hatîb), X, 603-604; Aʿyânü’ş-Şîʿa, I, 325; Etan Kohlberg, “Abu Turab”, BSOAS, XLI (1978), s. 347-352; “Ebû Türâb”, İA, IV,

islamansiklopedisi

 

 

 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
หนัง JAV UNCENSOREDหนังAV JAV JAPANXXX หนังโป๊ญี่ปุ่น หนังXXX หนังหนังav ดูหนังโป๊ญี่ปุ่น หนังxญี่ปุ่นหนังAV JAV หนังโป๊ญี่ปุ่น หนัง JAV CENSOREDtürk ifşatürk pornoหนังavหนัง JAV CENSOREDหนัAV JAV JAPANXXX หนังป๊ญี่ปุ่น หนังXXX หนัง Rate R HD

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.

maltepe evden eve nakliyat

ensest porno