DOLAR

35,5435$% 0.28

EURO

36,6473% 0.01

STERLİN

43,5426£% 0.17

GRAM ALTIN

3.100,09%0,27

ONS

2.713,92%-0,01

BİST100

9.866,73%1,30

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwin betonred bizbet
a

5.Halife Kim Oldu?

Raşit Halifeler’in beşincisi sayılan Ömer bin Abdülaziz devletin başında bir emanetçi memur gibi durmuş; hazinenin dolup taştığı bir dönemde kendisi zeytinyağına ekmek bandırarak iftar ve sahur yapmıştır. Halası “Yeğen, hani abim zamanında bana bir şey veriliyordu?!.” deyince, “Halacığım, benim şahsi malım yok ki sana vereyim; ben ekmeğimi zeytinyağına banıp yiyorum!” cevabını vermiştir. *Doğru yaşamanın, istikamet içinde bir hayat sürmenin ve Müslümanlığa karşı sadıkane bağlılık içinde bulunmanın yolu bu. Peygamber’in arkasında yürüyenlerin yolu bu. Diğerine gelince; o, Makyavelizm: Dünyayı mamurane yaşama ve bunu bir hedef, bir gaye-i hayal haline getirme.. sonra da ona ulaşmak için her vesileyi meşru sayma!.. Masum insanları günah keçisi gibi görme ve bir yönüyle onların sırtından geçinme.. onların meşru hakları üstüne gelip konma.. kıyımcılar tayin etme.. gasplar yapma.. tagallüplerde, tahakkümlerde, tasallutlarda bulunma.. başkalarını ibade istikametinde şeytanî stratejilere saplanma, ayyuka çıkacak şekilde zulümler sergileme ve zulümlerde bulunurken de yaptığı şeylerin hak-adalet olduğunu zannetme…

5.Halife Kim Oldu?
0

BEĞENDİM

Ömer b. Abdülaziz ve Yönetim Anlayışı

1. Giriş

Halifelik yıllarındaki (h.99-101/ m.717-720) başarılı icraatlarıyla meşhur olan sekizinci Emevî halifesi Ömer b. Abdülaziz, hilâfetinden yaklaşık on iki sene önce 87/706 yılında halife Velîd tarafından Medine valiliğine atanmış, 93/712 yılına kadar da bu görevi sürdürmüştür.

Ömer b. Abdülaziz (ö. 720) İslam dünyasında hem halifelik döneminde hem de valilik görevlerinde dikkat çeken bir figürdür. Halife olmadan önce, H. 87-93/ M. 706-712 yılları arasında Medine Valisi olarak görev yapmış ve bu dönemde halkın büyük takdirini kazanmıştır. Medine’deki valiliği, özellikle Emevi yönetimi ile Medineliler arasında gerginliklerin arttığı bir dönemde, Ömer b. Abdülaziz’in adaletli yönetimi sayesinde daha da anlam kazanmıştır. Emevî yönetimi ile Medineliler arasındaki mesafe, özellikle ‘Harre Vakasından (63/638)”sonra daha da belirginleşmişti. Medineliler, valilerinden genellikle memnun olmayan bir halktı, ancak Ömer b. Abdülaziz’in adaletli yönetimi, şehrin ileri gelenleri tarafından büyük takdirle karşılanmış ve bu, Emevi yönetimiyle olan gerginliği bir nebze olsun azaltmıştır.

2. Medine Valiliği ve Danışma Meclisi

Ömer b. Abdülaziz, doğduğu ve ilk eğitimini aldığı Medine’ye vali sıfatıyla gelince ilk olarak şehrin meşhur on fakihinden müteşekkil bir danışma meclisi kurmuştur. Meclisin esas amacı, alınacak kararların istişare edilmesini ve karşılaşılan haksızlıkların valiye bildirilmesini sağlamaktır. Bununla birlikte meclisin idare ile Medineliler arasında oluşan gerginliği azaltmak ve alınan kararlara meşruiyet kazandırmak gibi çok daha önemli bir fonksiyonu vardır.

3. Mecliste Yer Alan Kişiler ve Meclisin Yapısı

Ömer b. Abdülaziz’in kurduğu meclisin temel özelliği, ilim ve adalet arayışıdır. Mecliste yer alan kişilerin çoğu, Kureyşli âlimlerdi. Ancak bu, bir seçim kriteri olarak değerlendirilmemelidir. Zira o dönemde Medine’deki etkili âlimlerin çoğu Arap asıllıdır ve ilim henüz daha çok Arap kökenli kişilerde yoğunlaşmıştır. Bu meclisin, Emevi yönetiminin onayını aldığı açıktır, ancak tam anlamıyla bağımsız bir yapı gibi de görünüyor.

Meclisin bir diğer önemli özelliği ise, kararları topluca almak yerine, zaman zaman sadece mevcut olan âlimlerle ya da karar verme sürecine dâhil olabilen kişilerle alınabiliyor olmasıdır. Bu da demektir ki, bu meclis her zaman bir karar verme organı olarak işlememiş, daha çok istişare için bir forum işlevi görmüştür. Ömer b. Abdülaziz, ilk toplantılarında meclisin sadece topluca alınan kararlarla değil, aynı zamanda kendisinin karşılaştığı âcil meselelerde yalnızca yanındaki âlimlere danışarak da karar verebileceğini belirtmiştir. Bu yaklaşım, meclisin esnek ve geniş bir yapıya sahip olduğunu gösterir.

Ömer b. Abdülaziz’in meclis kurma sürecinde, özellikle Emevi yönetimi ile olan ilişkisini gözettiği söylenebilir. Örneğin, Emevî idaresine karşı muhalif olan âlimler ya da yönetimi eleştiren kişiler mecliste yer bulamamıştır. Bu durum, Ömer b. Abdülaziz’in meclisi kurarken idarenin onayını aldığı bir yapı inşa etmesine olanak sağlamıştır. Aynı zamanda, mecliste yer alan kişilerin çoğu resmi Emevi görevlerinde yer almamış, dolayısıyla meclis halk arasında daha bağımsız bir yapı olarak algılanmıştır.

Bu durum, meclisin sadece dini ve ilmî bir forum değil, aynı zamanda siyasi anlamda da Emevi yönetiminin kontrolünde ancak halkla da bütünleşmiş bir yapıya sahip olmasını sağlamıştır.

Ömer b. Abdülaziz, ilme ve âlimlere verdiği önemle tanınmıştır. Bu meclis, hem siyasi hem de dini meselelerde önemli kararlar almak için oluşturulmuştu. Ancak meclisin karar alma sürecinde tek başına çoğunluğa ya da bir bütünlüğe dayanmadığı, zaman zaman sadece mevcut kişilerin fikrine başvurulduğu görülmektedir. Bu durum, Ömer b. Abdülaziz’in hem toplumsal hem de yönetsel olarak meşruiyet kazanan bir yönetim anlayışını benimsediğini gösterir.

Meclisteki âlimler, aynı zamanda siyaseten de etkili kişilerdi ve Ömer b. Abdülaziz, bu âlimlerle iyi ilişkiler kurarak onların desteğini kazanmıştır. Ancak meclisin dinî kararların yanı sıra siyasi kararlar üzerinde de etkisi olduğu açıktır.

Bu başlıkta mecliste yer alan âlimlerin kimlikleri ve öne çıkan özellikleri hakkında kısaca bilgi verilerek meclisin yapısına dair basit bir inceleme yapılacaktır.

3.1. Urve b. Zübeyr b. Avvâm (23/643-94/713)

Urve b. Zübeyr, 23/643 yılında Medine’de doğmuş ve 94/713 yılında vefat etmiştir. Köklü bir aileye mensup olan Urve, ilmi faaliyetlere ağırlık vermiş ve siyasi çekişmelerden uzak durmuştur. Babası Zübeyr b. Avvâm, annesi ise Esmâ bint Ebî Bekir’dir.

3.2. Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe (?-98/716)

Ubeydullah, Hz. Ömer veya Hz. Osman’ın hilâfeti döneminde doğmuş ve 98/716 yılında Medine’de vefat etmiştir. Hüzeyl kabilesine mensup olup, fıkıh alanında önemli bir isimdir.

3.3. Ebû Bekir b. Abdurrahman b. Hâris (?-94/713)

Ebû Bekir, Hz. Ömer döneminde doğmuş ve 94/713 yılında vefat etmiştir. Siyasi çekişmelerden uzak durmuş ve Emevî halifeleri tarafından saygı görmüştür.

3.4. Süleyman b. Yesâr (34/654-107/725)

Süleyman b. Yesâr, 34/654 yılında doğmuş ve 107/725 yılında vefat etmiştir. Kölelikten azat edildikten sonra ilmi çalışmalara ağırlık vermiştir.

3.5. Kâsım b. Muhammed b. Ebî Bekir (36/656-107/725)

Kâsım b. Muhammed, 36/656 yılında doğmuş ve 107/725 yılında vefat etmiştir. Dedesi Hz. Ebû Bekir’e benzerliğiyle tanınan Kâsım, ilmi faaliyetleriyle öne çıkmıştır.

3.6. Sâlim b. Abdulllah b. Ömer (?-106/724)

Sâlim b. Abdullah, Hz. Ömer’in torunu olup, ilmi bilgi ve adalet anlayışıyla tanınmıştır. 106/724 yılında vefat etmiştir.

3.7. Meclisin Yapısı

Mecliste yer alan fakihler, Medine’de ilmî açıdan yetkin, toplum tarafından kabul görmüş kimselerdi.

Meclis üyeleri, danışma ve yönetim kararlarının meşruiyetini sağlamak amacıyla seçilmişlerdir.

Tâbiûn döneminde öne çıkan fakihlerden özellikle yedi tanesi fukahâ-i seb’a olarak anılmıştır.

4. Eğitim ve Kariyer Yolculuğu

63/683 yılında Medine’de doğan Ömer b. Abdülaziz, birçok sahâbî ve tâbiînden dersler almış, Mısır ve Şam’da önemli görevler üstlenmiştir. Halife Abdülmelik’in kızı Fâtıma ile evlenerek Emevî hanedanı ile akrabalık bağlarını güçlendirmiştir.

5. Medine Valiliği ve Görevleri

Halife Velîd tarafından 87/706 yılında Medine valisi olarak atanmış, valiliği sırasında hac emirliği görevini beş kez üstlenmiştir. Halk tarafından adil yönetimi ile takdir edilmiştir.

6. Valilikten Azledilmesi

Ömer b. Abdülaziz’in, Irak Valisi Haccâc’ı eleştirmesi üzerine 93/712 yılında görevden alınmış ve yerine Osman b. Hayyân atanmıştır. Halkın zulümden kaçıp Medine’ye sığınması, valiliği döneminde adaletli yönetiminin bir göstergesidir.

7. Danışma Meclisi ve Önemi

Adalet ve İstişare: Ömer b. Abdülaziz’in Yönetim Anlayışı

Ömer b. Abdülaziz, Medine’deki valiliği sırasında adaletli yönetimi ve istişareye verdiği önemle tanınmıştır. Valiliği sırasında, Medine’nin ileri gelen on âliminden oluşan bir meclis oluşturmuş ve bu meclisin kararlarında onlara danışılacağını belirtmiştir. Bu meclisin kuruluşu, sadece Ömer b. Abdülaziz’in inisiyatifiyle mi yoksa Emevi yönetiminin onayıyla mı yapıldığı net olarak bilinmemekle birlikte, Ömer b. Abdülaziz’in Emevi idaresi altında bir vali olduğu göz önünde bulundurulduğunda, meclisin idarenin bilgisi ve onayı dahilinde kurulmuş olması mümkündür.

Ömer b. Abdülaziz’in bu meclisi kurma amacı, sadece halkı yöneten bir figür olmakla kalmayıp, aynı zamanda aldığı kararların meşruiyetini sağlamak, halkın güvenini kazanmak ve adaletli bir yönetim anlayışı sergilemektir. Medinelilerin, âlimlerin yanından kolayca ayrılmayan ve kararlarını onların onayıyla şekillendiren Ömer b. Abdülaziz’e olan saygısı artmış ve bu durum, yönetiminde güçlü bir meşruiyet zemini oluşturmuştur.

H.87/ M. 706 yılında kurduğu danışma meclisi, yönetimde adalet ve meşruiyeti sağlamak amacıyla oluşturulmuştur.
Meclis, halkın şikayetlerini iletebilmesi için bir platform görevi görmüş ve günümüz istişare kurullarının temeli olmuştur.

8. Sonuç

Ömer b. Abdülaziz, İslâm tarihinin en adaletli yöneticilerinden biri olarak kabul edilmektedir. Hem Medine valiliği hem de halifelik dönemlerinde adaletli yönetimi, ilme ve istişareye verdiği önemle tanınmıştır. Medine’de kurduğu danışma meclisi, halk ile idare arasında köprü görevi görmüş ve adaletin sağlanmasında önemli bir rol oynamıştır. Fakihlerin önde gelen isimlerinden oluşan bu meclis, ilmi yeterlilik ve güvenilirlik esaslarına dayanmaktadır. Ömer b. Abdülaziz, siyasi çekişmelerden uzak durmuş ve toplumsal barışı ön planda tutarak halkın refahını artırmayı hedeflemiştir.
İlme verdiği değer ve yönetimde istişare anlayışı, sonraki dönemlerde örnek alınmıştır.

Ömer b. Abdülaziz’in Medine valiliği, sadece bir idareci olarak değil, aynı zamanda halkla bütünleşen, adaletli ve meşruiyeti sağlamış bir yönetim anlayışının örneğidir. Medinelilerin güvenini kazanarak ve ilmî meclislerle istişare ederek aldığı kararlar, onun başarılı bir yönetici olmasının temel nedenlerinden biridir. Hem dini hem de siyasî açıdan önemli kararlar alırken, halkın ve âlimlerin desteğini almayı başarmıştır. Bu, onun hem idareci olarak hem de halife olduktan sonra halkına karşı adaletli bir lider olarak kabul edilmesinin temellerini atmıştır.

Valiliği sırasında halkın ihtiyaçlarına duyarlı olması ve adaletli kararları, onun halk tarafından sevilmesine neden olmuştur.

Halifelik yıllarında ise İslam yönetim sistemine getirdiği reformlar, mali adalet ve sosyal politikalar açısından devrim niteliğinde olmuştur.

Bu anlayış, İslam tarihinin en parlak dönemlerinden biri olarak kaydedilmiştir.


Notlar:

  1. Emevî halifesi olarak 99-101/717-720 yıllarında görev yapmıştır.
  2. Abdullah b. Ömer: Sahabe ve fıkıh âlimidir.
  3. Fâtıma: Halife Abdülmelik’in kızı.
  4. Rebiülevvel: Hicrî takvime göre üçüncü ay.
  5. Hac emirliği: Hac organizasyonlarını yönetmekle sorumlu kişi.
  6. Rebîa b. Abdurrahman’ın sözü: Adalet vurgusu için söylenmiştir.
  7. Haccâc: Emevîlerin sert yönetimiyle bilinen valisi.
  8. Hadis: haz. Peygamber’in sözü…
  9. Medine’nin temizleyici niteliğine işaret eder. Medine’nin manevi temizliğini vurgular.
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.