38,8525$% 0.24
43,5203€% -0.09
51,7707£% -0.14
4.042,05%0,25
3.239,40%0,01
9.541,30%-1,65
İslâm düşüncesinde tecdid (التجديد), din ile hayat arasındaki irtibatı canlı tutma, zamanla zayıflayan bu bağı güçlendirerek dinin asliyetini koruma çabasıdır. Terim, sözlükte “yenilemek, yeni bir yol açmak” anlamlarına gelir. Tecdid kavramı, İslâm toplumunda dini hayatın dinamizmini sürdürebilmek için zaruri bir yapı taşı olmuştur.
Tecdid, bir şeyi ciddiyetle ve bir yöntemle, aslına uygun biçimde yenilemeyi ifade eder. Bu faaliyeti yürüten kişiye ise müceddid denir. İhyâ kavramı da tecdid ile benzerlik gösterse de tecdid kadar literatürde yer bulamamıştır.
İslâm’da abdest (tecdîd-i vudû’), nikâh (tecdîd-i nikâh) ve iman (tecdîd-i îman) gibi alanlarda da tecdid kavramı kullanılmış, burada amaç yeni tanımlar getirmek değil, aslına uygunluk ve şüphelerin giderilmesi olmuştur[^1].
Örnek:
“تجديد إبراهيم لبناء الكعبة” (İbrahim’in Kâbe’yi yeniden inşa etmesi) ifadesi, yapının yıkıldıktan sonra eski yerinde, aslına uygun olarak yeniden yapılmasını anlatır.
Hz. Peygamber’in şu hadisi, tecdid kavramının İslâm düşüncesindeki yerini temellendirir:
“إِنَّ اللَّهَ يَبْعَثُ لِهٰذِهِ الْأُمَّةِ عَلٰى رَأْسِ كُلِّ مِائَةِ سَنَةٍ مَنْ يُجَدِّدُ لَهَا دِينَهَا.”
“Şüphesiz Allah, her yüz yılın başında bu ümmete dinlerini yenileyecek birini gönderir.”
(Ebû Dâvûd, Melâhim, 1)
Bu hadis hem klasik hem de modern alimler tarafından kabul görmüş, tecdid anlayışının meşruiyet kaynağı olmuştur[^2].
Tecdid kavramı, II. (VIII.) yüzyıldan itibaren literatüre girmiştir. Müceddid olarak tanınan kişiler, din ile hayat arasındaki irtibatın zayıfladığı dönemlerde, sahih dinî anlayışı yeniden canlandırmışlardır.
Öne çıkan bazı örnekler şunlardır:
İslâm’da tecdid, dinin aslında değişiklik yapmak anlamına gelen “reform” kavramından farklıdır.
Tecdid, dinin özünü koruyarak toplumsal hayatta dinin etkisini yeniden güçlendirmeyi hedefler. Reform ise özü değiştirmeye yönelik bir müdahale anlamı taşır ki bu, İslâm düşüncesinde genellikle kabul edilmemiştir[^3].
İçtihad, tecdid hareketlerinin vazgeçilmez bir aracıdır.
İçtihadsız bir toplum:
İslâm tarihinde müceddid olarak kabul edilen bazı önemli şahsiyetler şunlardır:
Yüzyıl | Müceddid | Açıklama |
---|---|---|
1./2. yy | Ömer b. Abdülazîz | Hadislerin yazımı ve tasnifi çalışmaları |
2./3. yy | İmam Şâfiî | Fıkıh usulünün sistematik hale getirilmesi |
3./4. yy | Ebü’l-Hasan el-Eş‘arî | Akîde sahasında Ehl-i Sünnet çizgisinin güçlendirilmesi |
5./6. yy | İmam Gazzâlî | Felsefe, kelam ve tasavvuf arasında bütünlük kurma |
7./8. yy | İbn Teymiyye | İslâm’ın temel kaynaklarına dönüş çağrısı |
12./13. yy | Şah Veliyyullah ed-Dihlevî | Hint altkıtasında dinî canlanma hareketi |
Bunlar dışında da farklı bölgelerde önemli tecdid liderleri yetişmiştir.
İsim | Dönemi | Bölge | Katkıları |
---|---|---|---|
Şah Veliyyullah ed-Dihlevî | 18. yy | Hindistan | Hadis ve fıkıh ilimlerinde tecdid. |
Muhammed b. Abdülvehhâb | 18. yy | Arabistan | Tevhid akidesinin vurgulanması. |
Seyyid Ahmed Brelvî | 19. yy | Hindistan | Cihad ve İslâmî tasfiye hareketleri. |
Seyyid Cemâleddîn-i Efgânî | 19. yy | İran/Osmanlı | Pan-İslâmizm fikri. |
Muhammed Abduh | 19.-20. yy | Mısır | Akılcı İslâm yorumları. |
Reşîd Rızâ | 20. yy | Mısır | Selefî düşünceyi modernize etme. |
Said Nursî | 20. yy | Türkiye | Kur’ân merkezli iman tecdidi. |
Hasan el-Bennâ | 20. yy | Mısır | İhvân-ı Müslimîn ile İslâmî canlanma. |
Mevdûdî | 20. yy | Hindistan-Pakistan | İslâmî devlet teorileri. |
Yusuf el-Karadâvî | 20.-21. yy | Katar-Mısır | Fıkıh ve makâsıd açılımları. |
Günümüzde tecdid tartışmaları, klasik formlarından farklı olarak yeni meseleler etrafında şekillenmektedir:
🔹 Sonuç:
21. yüzyılda İslâm toplumlarında tecdid, yalnızca geleneksel dinî ilimleri değil, aynı zamanda toplumsal, teknolojik ve siyasal dönüşümleri de kapsamaktadır.