DOLAR

38,4292$% 0.2

EURO

43,8350% -0.02

STERLİN

51,3195£% -0.01

GRAM ALTIN

4.099,20%-0,71

ONS

3.318,98%-0,90

BİST100

9.432,55%-0,61

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul KAPALI 13°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwin betonred bizbet
a

RAMAZAN AYI KUR’AN-I KERİMİN NÜZULÜNE ŞÜKÜR MÜ?

RAMAZAN AYI KUR’AN-I KERİMİN NÜZULÜNE ŞÜKÜR MÜ?
0

BEĞENDİM

ALTINCI NÜKTE

Ramazan-ı Şerifin sıyâmı, Kur’ân-ı Hakîmin nüzulüne baktığı cihetle ve Ramazan-ı Şerif, Kur’ân-ı Hakîmin en mühim zaman-ı nüzulü olduğu cihetindeki çok hikmetlerinden birisi şudur ki:

Kur’ân-ı Hakîm, madem şehr-i Ramazan’da nüzul etmiş. O Kur’ân’ın zaman-ı nüzulunu istihzar ile, o semâvî hitabı hüsn-ü istikbal etmek için Ramazan-ı Şerifte nefsin hâcât-ı süfliyesinden ve mâlâyâniyat hâlâttan tecerrüt ve ekl ve şürbün terkiyle melekiyet vaziyetine benzemek ve bir surette o Kur’ân’ı yeni nâzil oluyor gibi okumak ve dinlemek ve ondaki hitâbât-ı İlâhiyeyi güya geldiği ân-ı nüzulünde dinlemek ve o hitabı Resul-i Ekremden (a.s.m.) işitiyor gibi dinlemek, belki Hazret-i Cebrail’den, belki Mütekellim-i Ezelîden dinliyor gibi bir kudsî hâlete mazhar olur. Ve kendisi tercümanlık edip başkasına dinlettirmek ve Kur’ân’ın hikmet-i nüzulünü bir derece göstermektir.

Evet, Ramazan-ı Şerifte güya âlem-i İslâm bir mescid hükmüne geçiyor. Öyle bir mescid ki, milyonlarla hâfızlar, o mescid-i ekberin köşelerinde o Kur’ân’ı, o hitab-ı semâvîyi arzlılara işittiriyorlar. Her Ramazan, شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِۤى اُنْزِلَ فِيهِ الْقُرْاٰنُ âyetini, nuranî, parlak bir tarzda gösteriyor; Ramazan Kur’ân ayı olduğunu ispat ediyor. O cemaat-i uzmânın sair efradları, bazıları huşû ile o hâfızları dinlerler. Diğerleri kendi kendine okurlar.

Şöyle bir vaziyetteki bir mescid-i mukaddeste, nefs-i süflînin hevesâtına tâbi olup, yemek içmekle o vaziyet-i nuranîden çıkmak ne kadar çirkinse ve o mesciddeki cemaatin mânevî nefretine ne kadar hedef ise, öyle de, Ramazan-ı Şerifte ehl-i sıyâma muhalefet edenler de o derece umum âlem-i İslâmın mânevî nefretine ve tahkirine hedeftir.

RAMAZAN AYI VE KUR’AN-I KERİMİN NÜZULÜ

Ramazan: Kur’ân’ın Nüzul Ayı

Ramazan ayı, yalnızca bir oruç ayı değil, aynı zamanda insanlığa en büyük hidayet rehberi olan Kur’ân-ı Kerîm’in nâzil olduğu mukaddes bir zaman dilimidir. Bu yönüyle Ramazan, Allah’ın insanlığa olan en büyük lütuflarından birinin hatırlanması ve en güzel şekilde idrak edilmesi gereken bir aydır.

Kur’ân’ın Nüzulüne Hürmeten Oruç Tutmanın Hikmeti

Ramazan orucu, Kur’ân’ın bu ayda indirildiğini göz önünde bulundurarak nefsin süflî arzularından arınmayı ve mâlâyâni işlerden uzaklaşmayı sağlar. İnsan, yemek ve içmek gibi dünyevî ihtiyaçlardan uzaklaşarak, melekiyet sıfatlarına yaklaşır ve sanki Kur’ân-ı Kerîm yeniden nazil oluyormuş gibi bir halet-i ruhiye içine girer. Bu da Kur’ân’ı huşû içinde dinlemeyi ve ilahî hitabı bizzat Resûlullah’tan (s.a.v.) veya Cebrail (a.s.) aracılığıyla Rabbimizden işitiyor gibi bir hâlet-i kudsiyeye bürünmeyi mümkün kılar.

Ramazan’da Kur’ân’ı Okuma ve Dinleme Geleneği

Her Ramazan, İslâm âlemi bir mescid hükmüne geçer. Milyonlarca hâfız, Kur’ân’ı tilavet ederek gökyüzünden inen bu ilâhî hitabı yeryüzündekilere işittirir. Şehadet âleminin her köşesinde yankılanan bu mukaddes kelâm, Ramazan’ın Kur’ân ayı olduğunu en parlak şekilde gösterir.

Bu büyük mânevî mecliste bazıları hürmetle Kur’ân’ı dinler, bazıları ise huşû içinde tilavet eder. Böylece tüm İslâm âlemi tek bir cemaat gibi bir araya gelir ve Kur’ân’a yönelir.

Ramazan’ın Manevî İklimine Muhalefet Edenlerin Durumu

Böylesine mukaddes bir atmosferde, nefsin arzularına uyarak yemek ve içmek, bu nuranî mescidin manevî iklimine uygun düşmez. Ramazan orucunu tutmayanların, bu mukaddes ayın ruhuna muhalefet etmeleri, yalnızca bireysel bir eksiklik değil, aynı zamanda tüm İslâm âleminin mânevî birlikteliğine karşı bir saygısızlık olarak görülür.

Bu sebeple, Ramazan ayında oruç tutmak sadece bir ibadet değil, aynı zamanda Kur’ân’a olan hürmetin bir tezahürü ve İslâm ümmetinin manevî atmosferine dâhil olmanın bir gereğidir. Şu hâlde, Ramazan-ı Şerif’in kıymetini bilerek, bu mübarek ayı Kur’ân’ın feyziyle ihya etmeye gayret etmek her müminin en büyük şiarı olmalıdır.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.